Süper Lig’de Gündem Kızışıyor: Fenerbahçe Seçimi ve Türk Hakemliğinin Çıkmazı

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un Açıklamaları ve Erken Başlayan Hakem Tartışmaları

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, hafta içinde yaptığı açıklamalarda Merkez Hakem Kurulu’nu (MHK) sert bir dille eleştirmişti. Henüz ligin başları olmasına rağmen, hakem tartışmaları şaşırtıcı bir şekilde erken başladı ve kimse hakem yönetiminden memnun değil. Dün oynanan maçta Trabzonspor başkanının açıklamaları da gösteriyor ki, oynanan maçlarda değil, oynanacak maçlarda bile futbolseverler ve kulüp yöneticileri hakemlere karşı bir güvensizlik ve soru işareti taşıyor. Daha ligin 6. haftasında olmamıza rağmen yaşanan bu durumun nereye varacağını hep birlikte göreceğiz.

Türk Hakemliğinin Uçurumdaki Durumu: Hüseyin Özkök Değerlendiriyor

Programımızın ilk konuğu, deneyimli spor yorumcusu Hüseyin Özkök ile hem Trabzonspor – Gaziantep Futbol Kulübü maçını, hem hakem yönetimini hem de başkanların açıklamalarını değerlendirdik. Özkök’ün Türk hakemliği üzerine tespitleri oldukça çarpıcıydı:

Skandallar ve Fahiş Hatalar Zinciri

Hüseyin Özkök, Türk hakemliğinin “uçurumdan aşağı yuvarlanmaya devam ettiğini” ve maalesef dibe vurmadan bunun önüne geçilemeyecek gibi göründüğünü belirtti. Her hafta skandal üstüne skandal, hata üstüne hata yaşandığını vurgulayan Özkök, bu hataların normal maç içi hatalar olmadığını, aksine her hafta fahiş boyutlara ulaştığını dile getirdi. Kulüplerin bu durumdan ciddi anlamda şikayetçi olduğunu ekledi.

Trabzonspor Maçındaki Tartışmalı An

Dün akşam yaşananlardan biri de Arda Kardeşler’in yönettiği Trabzonspor maçındaki düdük kararıydı. Trabzonspor’un kazandığı bir faul atışında, topun boş kaleye doğru giderken Arda Kardeşler’in düdüğüyle oyunun kesilmesi büyük infial yarattı. Özkök, yayıncı kuruluş beIN Sports’un Trio programındaki değerlendirmeleri izlediğini belirterek, pozisyonu şöyle aktardı:

• Faul veriliyor.
• Trabzonspor futbolcusu topu eliyle koyup sabitleyip hemen kullanıyor.
• Top kaleye doğru giderken hakem düdük çalıyor, sonra tekrar bir düdükle oyunu kesip geriye dönüyor.

Özkök, geriden kullanılan serbest atışlarda topun 1-2 metre yanlarda olmasının önem taşımadığını, dün akşam kullanılan serbest vuruşun kesinlikle kurallara uygun olduğunu ifade etti. Oyunu çabuk başlatma amacının güdüldüğünü ve Trabzonsporlu oyuncunun topu eliyle sabitlemesinin de bunu gösterdiğini vurguladı. Bu kararın fahiş bir hata olduğunu ve Trabzonspor’un yaşadığı infiali anladığını dile getirdi. Başkan Ertuğrul Doğan’ın duygularını dile getirmesinin haklı olduğunu ekledi.

MHK ve TFF’nin Sorumluluğu

Hüseyin Özkök, Türk hakemliğinin bu durumunun baş sorumlusunun MHK ve MHK başkanı olduğunu kesin bir dille belirtti. Avrupa’da Türk hakemliğinin artık esamesinin okunmadığını, elit hakemlerimizden Halil Umut Meler’in bu sezon Konferans Ligi eleme maçı yönetmesinin, onun adeta “küme düştüğünü gösteren bir işaret” olduğunu söyledi. UEFA’nın Türk hakemliğine güvenmediğini, UEFA Hakem Kurulu Başkanı Roberto Rosetti’nin bu basit görevlendirmelerle Türkiye Futbol Federasyonu ve MHK’ye mesajlar gönderdiğini, ancak onların bundan pek etkilenmediğini düşündüğünü ifade etti.

VAR Atamalarındaki Sorunlar ve Gelecek Kaygıları

Bugün oynanacak Kasımpaşa – Fenerbahçe maçında VAR olarak Volkan Bayarslan’ın atanmasının da bir başka tartışma konusu olduğunu belirten Özkök, Bayarslan’ın tecrübeli bir hakem olmasına rağmen, 13 Ocak’tan bu yana 9 ay boyunca hiçbir VAR görevi almadığını vurguladı. Böyle bir hakemin, hakemlerle sürekli ihtilaf yaşayan Fenerbahçe’nin maçına atanmasının, olası bir hatada yine infiale ve tartışmalara yol açacağını söyledi. Futbol Federasyonu Başkanı’nın Arda Kardeşler ile görüşeceğini söylemesine rağmen, işin “hata yapan düdüğünü assın” noktasına geldiğini, ancak o zaman maç yönetecek hakem kalmayacağını dile getirdi. Genç hakemlerin de tecrübesizlikten dolayı fahiş hatalar yaptığını, dolayısıyla Türk hakemliğinin tam bir çıkmaz ve kaos içinde olduğunu belirtti. Yabancı hakem veya VAR çözümünün tüm lig sistemi için sürdürülebilir olmadığını da sözlerine ekledi. Son olarak, hakemlerin “savcılığa şikayet edilme skandalı” gibi yeni sorunların da ortaya çıktığını ve bu işin sonunun nereye varacağını kendisinin de bilmediğini dile getirdi.

Fenerbahçe Başkanlık Seçimi: Saadettin Saran mı, Ali Koç mu?

Hüseyin Özkök ile bir diğer önemli gündem maddesi olan Fenerbahçe başkanlık seçimini de konuştuk. Saadettin Saran ve Ali Koç’un dün yaptıkları konuşmaları ve kongre üyelerinden gelen tepkileri değerlendiren Özkök, televizyondan takip ettiği kadarıyla iki adaya da tezahüratlar yapıldığını ve seçimin çekişmeli geçeceğini düşündüğünü belirtti.

Kongre Zamanlaması Tartışması

Özkök, kongrenin Eylül ayında, ligler devam ederken yapılmasının yanlış bir zamanlama olduğunu düşündüğünü ifade etti. Sezonun başında, tartışmaların yaşanmaya başladığı bir dönemde kongre yapılmasının mantıklı gelmediğini, bunun geçen sezonun sonunda yapılabileceğini ancak Başkan Ali Koç’un bu günü uygun gördüğünü söyledi.

Adayların Kulüp İçin Ortak Hedefi: Şampiyonluk

Seçilecek başkanın Fenerbahçe’nin iyiliği için çalışacağına inandığını dile getiren Özkök, her iki adayın da kulüplerine bir şeyler katmak ve daha ileriye taşımak için aday olduğunu vurguladı. Ancak Ali Koç’un başkanlığı dönemindeki uygulamaların (çok sayıda transfer, teknik direktör değişikliği) ve şampiyonluk gelmemesinin tartışmalı olduğunu, bu durumun ona karşı bir tepki oluşturduğunu belirtti. Saadettin Saran’ın ise “taze kan” olarak, kulübün eski bir üyesi olarak başkanlığa adaylığını koyduğunu ifade etti. Kongrenin kavgasız, gürültüsüz ve tartışmasız geçmesini dilediğini ekledi. Kim seçilirse seçilsin, Fenerbahçe’nin şampiyon olmaktan başka şansının olmadığını, Saadettin Saran’ın da “şampiyon yapamazsam bir daha aday olmam” açıklamasıyla bu hedefe vurgu yaptığını hatırlattı.

Bayern Münich Üyeliği ve Avrupa’daki Seçim Sistemleri

Hüseyin Özkök, kendisinin de üyesi olduğu Bayern Münich’teki seçim süreçlerini de dinleyicilerle paylaştı. Bayern Münich’te genel kurulun her yıl toplandığını ancak seçimli genel kurulun üç yılda bir yapıldığını belirtti. Hatta 2 Kasım’da yapılacak seçimli genel kurulda Başkan Herbert Hainer’in tek aday olarak katılacağını ve büyük ihtimalle üçüncü dönem için seçileceğini söyledi.

Bayern Münich’in seçim sisteminin oldukça farklı olduğunu vurgulayan Özkök, kulübün 410.000 üyesiyle dünyanın en çok üyeye sahip kulübü olduğunu belirtti. Bu kadar çok üyeye oy kullandırmanın mümkün olmadığını, bu nedenle kongrenin basketbol salonunda yapıldığını ve kapasite kadar insan içeri alındıktan sonra kapıların kapatıldığını, içerideki insanların oy kullandığını anlattı. Özkök, gelecekte elektronik sistemlere geçilerek tüm üyelerin oy kullanmasının sağlanabileceğini umduğunu, kendisinin de henüz oy kullanamadığını ancak bir gün Münih’e gidip oy kullanmak istediğini dile getirdi.

Beşiktaş’ın Deplasman Kabusu

Hüseyin Özkök’e değerli değerlendirmeleri için teşekkür ettikten sonra, Beşiktaş gündemine geçtik. Beşiktaş’ın deplasmanda Göztepe’ye 3-0 mağlup olduğunu ve adeta bir “Göztepe kabusu” yaşadığını söyleyebiliriz. Geçen sezon da benzer sonuçlar alan Beşiktaş, sezona iki deplasman maçını kaybederek başlamış oldu.