Okan Buruk: Frankfurt Maçı Öncesi Hem Hatıralar Canlandı Hem Taktikler Belirlendi

Mutluluk duyuyorum. Yaklaşık 10 sene aradan sonra buraya gelmekle birlikte bazı unutulmuş hatıralar tazelendi. O zamanlar da Almanya sürecinde, Frankfurt’ta oynadığım sezondan sonra takımın büyük bir değişim içinde olduğunu söylemiştim. Avrupa Ligi ve Şampiyonlar Ligi gibi turnuvalara katılan bugünkü Frankfurt, o zamanki takımla kıyaslanmayacak bir seviyede. Yönetim de değişmiş olabilir, bilmiyorum. Stat olarak her şey aynı olsa da, yarın bizi daha pozitif bir atmosferin bekleyeceğini düşünüyorum.

Galatasaray ve Frankfurt Arasındaki Taktiksel Benzerlikler

Ferhat Kızıltaş’ın “Frankfurt Teknik Direktörü Dino Toppmöller, Galatasaray’ın topla oynamasını engellemeleri gerektiğini söyledi. Galatasaray son üç maçta ortalama %65 topla oynadı. Frankfurt da topa sahip olan bir takım. Orta saha kurgusunda topa hakimiyet mi yoksa pres gücü mü ön planda olacak?” sorusuna Okan Buruk şöyle yanıt verdi:

“İki takımı karşılaştırdığımızda birbirine benzeyen çok fazla şey var. Top bizdeyken veya Frankfurt’tayken, ya da top rakipteyken, iki takım da agresif, önde baskı yapan, topa sahip olan, geriden oyun kuran ve oyuncu kalitesiyle hücumda etkili takımlar. O yüzden iki takımın oyununu, kalitesini ve dizilişlerini çok benzetiyorum. Rakibimiz özellikle topa sahipken, 4+1 kalıbıyla, Chaibi ve Can’ı hücumun yanına sokarak, bek destekleriyle birlikte beşli bir blokla önde hücum etmeyi seven bir takım. Top bize geçtiğinde de geri kazanmaya çalışacaklar. Biz de aşağı yukarı aynı oyunu oynuyoruz. Bu yüzden iki takımın da birbirine çok fazla topu bırakacağını düşünmüyorum. Topa sahip olma yüzdelerinin birbirine yakın olacağı bir oyun ortaya çıkacak. Burada bireysel kaliteler sonucu daha çok belirleyecek.”

Maçın Favorisi ve Kadro Tercihleri

Özgür Bey’in “Dino Toppmöller, Galatasaray’ın kadro kalitesinden bahsetti ve Alman medyası da bu maçın favorisinin Galatasaray olduğunu düşündüklerini hissettirdi. Sizce bu maçın bir favorisi var mı? Varsa bu siz misiniz? Ayrıca, Osimhen yerine forvette kime yer vereceksiniz, Icardi mi, Barış Alper mi?” sorusuna Okan Buruk şu şekilde cevap verdi:

“İki takıma da baktığımızda kadro yapısı olarak çok önemli ve güçlü oyunculara sahipler. Bir takım biraz daha tecrübeli, diğer takım biraz daha genç; bunun artıları ve eksileri olacaktır. Frankfurt ev sahibi olduğu için belki favori gösteriliyor ama iki takımın tecrübesi, oyun kalitesi, skoru hızlı değiştirme ve bunu koruma yeteneği göz önüne alındığında, sahada iyi oynayan, daha iyisini yapan takım favori olacaktır. Şampiyonlar Ligi kalitesindeki böyle bir deplasmanda iki takımın da favori olduğunu düşünmüyorum. Kadromuzla ilgili net kararımızı yarın vereceğiz.”

Avrupa Hedefleri ve Geçmişten Alınan Dersler

Safa Kaan Öztürk’ün “Önceki iki sezonda hem Şampiyonlar Ligi’nde hem de UEFA Avrupa Ligi’nde iyi maçlar çıkardınız. Ancak küçük detaylar sonucu belirledi ve istenilen noktaya gelinemedi. Bu sene buradan çıkarılacak en büyük ders veya ortaya konmuş bir hedef var mı? Galatasaray taraftarları Avrupa’da bu sezon neyi hedefleyebilir?” sorusu üzerine Okan Buruk şunları dile getirdi:

“Birincisi, beklentiyi söyledim. Hem bizim hem de bizden olan beklenti bu sene daha fazla. Üç sene üst üste şampiyon olmuş ve ligde ilk beş haftayı galibiyetle kapatmış bir takımdan, insanlar Şampiyonlar Ligi’ndeki maçları büyük bir merakla bekliyor. Bizde de, taraftarımızda da bu heyecan var. Bu beklentiyi karşılayacak çok iyi bir kadro kurduğumuzu düşünüyorum. Gerçekten Şampiyonlar Ligi’nde rakiplerimizle yarışabilecek önemli bir kadro kurduk ve bu kadronun her şey iyi gittiğinde çok iddialı olduğunu düşünüyorum.

Bundan önceki senelerde şanssızlıklar yaşadık, iyi oynadığımız, kazandığımız, kaybettiğimiz veya elendiğimiz maçlar oldu. Ancak futbolun içerisinde hepsi var. Burada bir takımın kupa kazanması, Paris Saint-Germain örneğinde olduğu gibi, bazen en beklenmedik zamanda gerçekleşebilir. Kendi dönemimi de hatırlatmak istiyorum; 2000 şampiyonluğuna gelene kadar, UEFA Kupası’nı kazandığımız sene Şampiyonlar Ligi grup aşamasından gelmiştik.

Önemli başarılar tabii ki önemli ama bunları doğru adımlarla, gerçekten geliştirerek atmak önemli. Bundan önceki üç senede bunu yaptık. İlk sene Avrupa yoktu, son iki sene Avrupa’daydık ama bu sene Şampiyonlar Ligi ile birlikte gerçekten çok daha iyisini yapabileceğimizi, çok daha dikkatli olacağımızı biliyoruz. Çok küçük detayların maçları kazandırdığı ve kaybettirebildiği bir yer burası. Bu yüzden hepimiz çok hazır olmalıyız. Oyuncularımdan da aynı şeyi istiyorum. Çok uzun bir maraton, çok uzun bir yola gideceğiz. Burada her oyuncum önemli, her oyuncum değerli. Hepsini kullanacağız ve maç maç değişik kararlar vereceğiz. Son maçta da gördük ki kulübeden gelen bütün oyuncuların hazır halde maça girmesi maçı değiştirdi. Aynı konsantrasyonu başlayan ve devam eden oyuncularımdan da bekliyorum.”

Yeni Transferler ve Can Uzun Değerlendirmesi

Yabancı bir gazetecinin “Frankfurt’a ve Almanya’ya tekrar hoş geldiniz. Lir (Leroy) ve Ilkai (İlkay) gibi takviyeler aldınız. Bu oyuncular sizin için ve Galatasaray için ne ifade ediyor? Ayrıca, Eintracht’ta oynayan ve milli takımda da yer alan büyük yetenek Can Uzun’un gelişimini nasıl takip ediyorsunuz?” şeklindeki iki sorusuna Okan Buruk şu yanıtları verdi:

“Can Uzun’dan başlayayım. Can ile son milli takım kampında da bu maçı konuştuk. Kendisi çok büyük bir yetenek. Genç yaşına rağmen bu sene Bundesliga’ya gayet başarılı bir başlangıç yaptı. Tabii her oyuncu gibi Can’ın da kat etmesi gereken bir yol var. Bu konuda her zaman yardımcı olmaya çalışıyorum. Milli takım açısından bakarsak, Can’ın inşallah uzun seneler bize yararı olacağını düşünüyorum ve inanıyorum. Yarın kendi takımına istediği faydayı veremez umarım; biz onu en iyi şekilde engellemeye çalışacağız. Ama buradan kardeşime yarınki maçtan sonra daha çok başarılar diliyorum.

Liro ve Ilkay’a gelirsek, bizim takımda küçük bir ‘Gelsenkirchen grubu’ var diyebiliriz, yani üç dört hemşehri olduk. Bu durum karaktere de yansıyor. Uzun seneler Gelsenkirchen’de yaşamış insanlar ve futbolcular olarak, orada eğitim gören oyuncular olarak karakterler aşağı yukarı benzer oluyor. Ahmet ile Liroy’un arasında tabii ki bir fark var ama mümkün olduğu kadar diğer takım arkadaşlarıyla birlikte iyi anlaşmaya çalışıyoruz. Onlar da gayet iyi. Sadece onlar değil, tüm takım arkadaşlarım takımdaki kurallara ve dinamiğe çok saygı duyuyor. Büyük isimler olduklarını biliyoruz ama bu konuda hem yeni oyuncularımız hem de geçen seneden kalma oyuncularımız en iyi şekilde bu takıma yardımcı olmaya çalışıyor.”

Kazanma Felsefesi ve Stratejik Yaklaşım

Nevzat Dindar’ın “Galatasaray, en zorlu fikstüre sahip iki takımdan bir tanesi. Okan Buruk’un sürekli kazanma felsefesi olan bir teknik direktör olduğunu biliyoruz. Yarınki maçta ne kadar risk alacaksınız? Stratejik bir maç mı olacak? Bir puanı kayıp olarak görür müsünüz?” sorusu üzerine Okan Buruk şunları söyledi:

“Oyuncularım ve ben tabii ki hep kazanmak istiyoruz. Son üç senede çok maç kazandık ama bu aslında Galatasaray’ın genlerinden gelen bir şey. Galatasaray gerçekten hep kazanmayı oynar. Yıllar yılı Galatasaray hep kazandı. En çok şampiyon olan, Avrupa’da kupa kazanan ve Türkiye’nin en başarılı takımı. Bunun sebebi de tabii ki Galatasaray’ın her zaman kazanmayı istemesi. Biz tabii ki yine kazanmayı isteyeceğiz yarın için. İki takım için de beraberlik olabilecek bir şey. Avrupa’daki maçlarda beraberliklerin de 8 maçlık periyotta takımlar ileriye gittiğinde önemi oluyor. Ama ana amaç her zaman olduğu gibi maçı kazanmak. Rakibimizi doğru bir şekilde analiz edip, bizim oyuncu yapımıza göre de oyun stratejimizi doğru bir şekilde belirleyeceğiz. Oyun içi hamleler de aynı şekilde bizim oyunumuza yön verecek ama ana amaç tabii ki kazanmak.”

Sonuç

Okan Buruk, Frankfurt maçı öncesi hem geçmişe dönük anılarını paylaştı hem de taktiksel ve mental hazırlıklarını detaylandırdı. Galatasaray’ın kazanma felsefesinin altını çizen Buruk, Avrupa arenasında küçük detayların büyük farklar yarattığını vurgulayarak, takımının Şampiyonlar Ligi’nde iddialı olduğunu ve her oyuncunun katkısına ihtiyaç duyulacak uzun bir maratona hazırlandıklarını belirtti. Frankfurt’un değişimini takdir ederken, kendi takımının kalitesine olan inancını dile getirdi.