Loading...
2025-27
MS
logoEyüpspor
-
logoGöztepe
-
2025-27
MS
logoGaziantep FK
2
logoSamsunspor
2
2025-27
20:00
logoF. Karagümrük
1
logoTrabzonspor
3
2025-27
MS
logoEsenler Erokspor
2
logoIğdır FK
3
2025-27
MS
logoÜmraniyespor
1
logoÇorum FK
1
2025-27
MS
logoMenemen FK
4
logoMuş Spor
1
2025-27
MS
logoBrentford
3
logoMan. United
1
2025-27
MS
logoChelsea
1
logoBrighton
3
2025-27
MS
logoCrystal Palace
2
logoLiverpool
1
2025-27
MS
logoLeeds United
2
logoBournemouth
2
2025-27
MS
logoMan. City
5
logoBurnley
1
2025-27
MS
logoNot. Forest
-
logoSunderland
1
2025-27
22:00
logoTottenham
-
logoWolverhampton
-
2025-27
MS
logoCoventry
3
logoBirmingham
-
2025-27
MS
logoSwansea City
1
logoMillwall
1
2025-27
MS
logoWrexham
1
logoDerby County
1
2025-27
MS
logoCharlton
3
logoBlackburn
-
2025-27
MS
logoIpswich Town
2
logoPortsmouth
1
2025-27
MS
logoOxford Utd
-
logoSheffield Utd
1
2025-27
MS
logoPreston
-
logoBristol City
-
2025-27
MS
logoS. Wednesday
1
logoQPR
1
2025-27
MS
logoSouthampton
1
logoMiddlesbrough
1
2025-27
MS
logoStoke City
1
logoNorwich
1
2025-27
MS
logoWatford
2
logoHull City
1
2025-27
MS
logoHeidenheim
2
logoAugsburg
1
2025-27
MS
logoMainz
-
logoB. Dortmund
2
2025-27
MS
logoSt. Pauli
1
logoB. Leverkusen
2
2025-27
MS
logoWolfsburg
-
logoLeipzig
1
2025-27
MS
logoM'gladbach
4
logoE. Frankfurt
6
2025-27
MS
logoGetafe
1
logoLevante
1
2025-27
MS
logoAtl. Madrid
5
logoReal Madrid
2
2025-27
MS
logoMallorca
1
logoAlaves
-
2025-27
22:00
logoVillarreal
-
logoAth. Bilbao
-
2025-27
MS
logoComo
1
logoCremonese
1
2025-27
MS
logoJuventus
1
logoAtalanta
1
2025-27
21:45
logoCagliari
-
logoInter
-
2025-27
MS
logoLorient
3
logoMonaco
1
2025-27
20:00
logoToulouse
2
logoNantes
2
2025-27
22:05
logoPSG
-
logoAJ Auxerre
-
2025-27
MS
logoAjax
2
logoNAC Breda
1
2025-27
MS
logoVolendam
2
logoZwolle
1
2025-27
İY
logoExcelsior
1
logoPSV
1
2025-27
22:00
logoHeracles
-
logoS. Rotterdam
-
  1. Haberler
  2. Fenerbahçe Haberleri
  3. Fenerbahçe’nin Algı Savaşı: Trabzonspor Maçı, 3 Temmuz ve Kongre Heyecanı

Fenerbahçe’nin Algı Savaşı: Trabzonspor Maçı, 3 Temmuz ve Kongre Heyecanı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 

 

Fenerbahçe’nin Algı Savaşı: Trabzonspor Maçı, 3 Temmuz ve Kongre Heyecanı

Hodri Meydan TV’nin bu bölümünde, Fenerbahçe camiasının kısa sürede sevilen sesi Onur Huri’yi ağırladık. Tutkulu bir Fenerbahçeli olarak Onur Huri, son Trabzonspor maçının yarattığı tartışmaları, hakem kararları etrafındaki algıları ve 3 Temmuz sürecinin kulüp üzerindeki derin etkilerini samimiyetle ele aldı. Ayrıca, yaklaşan Fenerbahçe başkanlık seçimine dair gözlemlerini ve projelerden çok tepki oylarına odaklanan bir seçimin düşündürdüklerini bizlerle paylaştı.

Trabzonspor Maçı ve Bitmek Bilmeyen Hakem Tartışmaları

Onur Huri, son oynanan Trabzonspor maçının ardından yaşanan olaylara iki farklı açıdan bakmak gerektiğini belirtti. Sosyal medyada ve diğer programlarda yapılan yorumları, kulüp yöneticilerinin açıklamalarını dinledikten sonra daha sakin bir değerlendirme yapabildiğini ifade etti. Türkiye’de herkesin futbol hakkında bir fikri olduğunu, sanki “60 milyon teknik direktör, 60 milyon kulüp başkanı, 60 milyon futbolcu” varmış gibi bir durum yaşandığını vurguladı. Maçta ne olduğunun hala tam anlaşılamadığını dile getiren Huri, özellikle Trabzonspor cephesinden gelen “verilmeyen gol” şikayetlerine odaklandı.

Onur Huri, eğer hakem o tartışmalı pozisyonda faulü vermiş olsaydı, bugün bu konuların konuşulmayacağını kabul etti. Ancak, Trabzonspor’un “golümüz verilmedi” argümanına karşılık, Fenerbahçe’nin de benzer durumlar yaşadığını, hatta daha ağır haksızlıklara maruz kaldığını hatırlattı. İki sene önceki Galatasaray derbisinde Fred’in topu kaptığı pozisyonda haksız yere faul çalınarak gollerinin verilmediğini ve 10 kişi kaldıklarını örnek gösterdi. Buna rağmen maçı kazandıklarını belirterek, Fenerbahçe’nin bu konuda mağduriyet yaşayan asıl taraf olduğunu ve hakem sisteminde değişiklik isteyen bir duruş sergilediğini ifade etti.

Geçmişten Gelen Yük: 3 Temmuz ve Finansal Sonuçları

Onur Huri, Trabzonspor maçının ardından yaşananların 3 Temmuz sürecine geri dönülmesi gibi bir etki yarattığını dile getirdi. “Geçmişe bir de 3 Temmuz’a geri dönüyoruz ya” diyerek duyduğu rahatsızlığı vurguladı. 3 Temmuz sürecinde Fenerbahçe’ye yapılanların ardından Şampiyonlar Ligi’ne 10 milyon Euro’luk bütçeyle Trabzonspor’un gitmesini ve bunun kimsenin konuşmadığı farklı bir açı olduğunu belirtti.

2011 öncesi 6 yıl boyunca Galatasaray ve Trabzonspor’un Şampiyonlar Ligi’ne gidemediğini, 2011 sonrası ise 4 kez Galatasaray, 1 kez de Trabzonspor’un direkt katılım hakkı elde ettiğini hatırlattı. Konunun farklı yerlere çekilmek istenmesi durumunda çok daha fazla detayın ortaya çıkacağını, ancak şu anki Trabzonspor maçında “haksız kırmızı kart mı gördünüz, yoksa golünüz mü verilmedi?” diye sorarak, yaşanan olayların abartıldığını ima etti.

Fenerbahçe’ye verilmeyen gollerin VAR tarafından da iptal edilemediğini, tıpkı geçen sezon Galatasaray maçında topun çizgiyi geçip geçmediğinin %100 görüntüsü olmadan karar verilememesi gibi durumların yaşandığını belirtti. Hakemi savunmadığını, ancak bu tür “gri” pozisyonlarda VAR’ın müdahale edememe nedenini anladığını ifade etti. Tüm bu saçma yönetimlere rağmen, Trabzonspor’un yaşadığı olayların Fenerbahçe’nin geçmişte yaşadıklarıyla kıyaslanamayacağını, Fenerbahçe’nin çok daha büyük mağduriyetler yaşadığını ve hala bu konularda isyan eden taraf olduğunu dile getirdi.

Algı Operasyonları ve Fenerbahçe’nin Yalnızlığı

Onur Huri, Trabzonspor’da “çok ciddi bir Galatasaray lobisi” olduğuna dair bir gözlem paylaştı. Uğurcan transferi sürecinde Trabzonspor yönetiminin “İstanbul takımına vermem” algısı yaratmasına rağmen düşük bir bedelle satması gibi tutarsızlıkların yaşandığını örnek verdi. Bu durumun, “Fener tek” söylemiyle Fenerbahçe’yi diğer kulüplerle karşı karşıya getirme çabalarının bir parçası olduğunu düşündüğünü belirtti. Fenerbahçe camiasının bu algı operasyonlarına karşı kendisini yeterince savunamadığını ve bu durumu nasıl düzelteceklerini sorguladı.

Sosyal medyada yürütülen algı savaşının Fenerbahçe için kazanılması zor bir cepheye dönüştüğünü ifade eden Huri, Trabzonspor’un haklı gördüğü bir golün verilmemesi üzerinden başlayan tartışmanın, siyasete ve cumhurbaşkanının açıklamalarına ters düşen belediye başkanı adaylarının beyanatlarına kadar uzandığını üzülerek dile getirdi. Galatasaraylı yorumcuların da bu tartışmalarda “kardeş takım” refleksiyle hareket ettiğini ve Fenerbahçeli yorumculara karşı büyük bir cephe oluşturulduğunu söyledi.

3 Temmuz’un Derin Yaraları ve Türkiye Futbolu

Fenerbahçe’nin 3 Temmuz sürecinde yaşadığı travmanın büyüklüğünü kişisel deneyimleriyle anlatan Onur Huri, sokaklarda cop ve biber gazı yediğini, bu konunun ne kadar hassas olduğunu vurguladı. Genç nesillerin bu süreci yaşamadığını, ancak kendisi ve o dönemi yaşayan herkes için büyük bir travma olduğunu dile getirdi. Aziz Yıldırım’ın tutuklandığı dönemde “bırakın Fenerbahçe’yi, ülke elden gidiyor” sözünü hatırlatarak, bu sözlerin bugün daha iyi anlaşıldığını ifade etti.

3 Temmuz’da tutuklayan mercilerin Fenerbahçe’yi daha sonra aklamasına rağmen, UEFA’dan ceza alındığı gerekçesiyle bu aklanmanın kabul edilmemesini eleştirdi. UEFA’nın cezasının, Türkiye Futbol Federasyonu’ndan gelen yazılara istinaden verildiğini, UEFA’nın kendi başına bir araştırma yapmadığını resmi kaynaklara dayandırarak açıkladı. Bu durumun neye inanılacağı konusunda kafa karışıklığı yarattığını ve bu konuların tekrar tekrar gündeme getirilmesinden duyduğu rahatsızlığı belirtti.

Ayrıca, 2011’de Şampiyonlar Ligi gelirlerini Trabzonspor’un aldığını, 2 yıl sonra Fenerbahçe şampiyon olmasına rağmen UEFA’ya gönderilen fakslar nedeniyle kulübün Avrupa’dan men edildiğini hatırlattı. Bu süreçte kazanılan şampiyonlukların ve elde edilen finansal getirilerin gasp edildiğini, aklanmış olmalarına rağmen kimsenin bu konuda mahcubiyet duymadığını söyledi.

Dönemin Trabzonspor Başkanı Sadri Şener’in, avukatlara ödenen fahiş paralar nedeniyle şimdiki TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi tarafından mahkemeye verildiği olayı gündeme getirdi. Sadri Şener’in “Bu paraların Pensilvanya’ya gittiğini bilmiyordum” açıklamasını hatırlatarak, Trabzonspor’un bu davadan FETÖ bağlantılı avukatlar aracılığıyla kurtulduğunu, ancak bugün kimsenin bu konuları konuşmadığını, sürekli Fenerbahçe’ye “şikeci” iması yapıldığını vurguladı. Hukukun herkese eşit işlemesi gerektiğini, ancak bu konuda çifte standart uygulandığını savundu. Fenerbahçe’nin FETÖ’ye ilk baş kaldıran kurumsal kimlik olarak ülkenin sigortası olduğunu belirten bir izleyici yorumuna katılarak, Fenerbahçe’nin bu mücadelesi nedeniyle büyük saldırılara uğradığını düşündüğünü ifade etti.

Yeni Dönem, Yeni Umutlar: Tedesco Etkisi

Fenerbahçe taraftarının yeni teknik direktör Tedesco’ya büyük bir umutla baktığını belirten Onur Huri, bu heyecanı tribünlerden bizzat hissettiğini söyledi. Mevcut kaos ortamına rağmen taraftarın ve takımın şampiyonluğa hazır olduğunu düşündüğünü ifade etti. Tedesco’nun açıklamalarının, kulübün sorunlarının farkında olduğunu göstermesi açısından olumlu bulduğunu, ancak taktiksel uygulamaları görmek için zamana ihtiyaç olduğunu dile getirdi. Özellikle yarınki (programın çekildiği zamandaki) zorlu maçta taraftarın takıma ağırlık koymasının önemini vurguladı.

Fenerbahçe Tarihi ve Kitap Tavsiyeleri

Bir izleyicinin “Fenerbahçe tarihi kitabı” sorusu üzerine Ahmet Ercanlı, Altan Tanrıkulu’nun üç ciltlik ansiklopedisini ve Rüştü Dağlaroğlu’nun yeni versiyon kitabını tavsiye etti. Ayrıca, “Fenerbahçe Tarihi Meseleleri” adlı kitabı da özellikle önerdi. Barış Kenaroğlu ve Barış Eymen gibi değerli Fenerbahçe tarihçilerinin kaleme aldığı bu kitabın, kulübün geçmişini anlamak açısından önemli olduğunu ve faal olarak satılan tek güncel tarih kitabı olduğunu belirtti. Fenerbahçe’nin eski logosunun asaleti ve taşıdığı derin anlamlar üzerine de kısa bir sohbet gerçekleştirildi.

Kritik Eşik: Fenerbahçe Başkanlık Seçimi

Yaklaşan Fenerbahçe başkanlık seçimi hakkında Onur Huri, mevcut atmosferin geçen seneki kadar gergin olmadığını ancak bu hafta gerilimin artabileceğini düşündüğünü ifade etti. Ali Koç’un rakiplerinin zayıf olup olmadığını veya camianın herkesi kucaklayıp kucaklamadığını sorguladı. Huri, yeni başkan adaylarının, eğer seçilirlerse, “ben kazandım” yerine “Ali Koç kaybetti” algısıyla göreve geleceklerini düşündüğünü belirtti. Bu durumun, seçimlerin projelerden ziyade “tepki oylarıyla” şekillendiğini gösterdiğini ve “oylar bölünmesin, birleşin” çağrılarının bu durumu daha da belirginleştirdiğini söyledi. Bu tür bir başkanlık seçiminin üzücü olduğunu ve kendisi için mevcut adaylar arasında bir fark yaratmadığını dile getirdi.

Kendi adına mevcut yönetime yönelik eleştirisinin, uzun zamandır şampiyonluk yaşayamamaktan kaynaklandığını ve bu durumun her Fenerbahçelinin doğal hakkı olduğunu ifade etti. Yönetimden şampiyonluk sözü beklediğini, aksi takdirde “lütfen artık” deme noktasına geldiğini söyledi. Ancak üç aday arasında mevcut yönetimin son iki yılda yaptığı transferler ve genel çalışmalarla önde olduğunu düşündüğünü, çünkü diğer adaylarda bu potansiyeli göremediğini ekledi.

Onur Huri, kim seçilirse seçilsin, hiçbir zaman yuhalayan tarafta olmayacağını, daima Fenerbahçe’nin arkasında duracağını vurguladı. Ancak, kendisinin 2018’deki kongrede Aziz Yıldırım’ın yuhalanmasından sonra kongre üyesi olmamaya karar verdiğini ve bu tutumunu Ali Koç’u yuhalayanlar için de geçerli olduğunu belirtti. Aziz Yıldırım’ın heykelinin dikilmesi gerektiğini düşündüğünü, 20 yıl başkanlık yapmış bir isme saygı duyulması gerektiğini dile getirdi. Mevcut yönetime yapılan eleştirilerde de aynı grubun etkili olduğunu düşündüğünü söyledi.

Yeni başkan adaylarının projelerinin net olmadığını eleştiren Huri, özellikle “E-tribününü kaldıracağız” vaadini örnek verdi. E-tribününün kulübe yıllık 7.5 milyon Euro gelir sağladığını hatırlatarak, bu gelirin nasıl telafi edileceğinin veya yerine ne konulacağının açıklanmadığını belirtti. Fenerbahçe’nin değerlerine ve finansal istikrarına zarar vermeden tribün düzenlemesi yapılabileceği yönünde kendi çözüm önerisini de dile getirdi. Adayların somut projeler yerine genel vaatlerle gelmesinin, “hayal satmak” anlamına gelebileceğini ve bu durumun taraftarlar arasında belirsizlik yarattığını ifade etti.

Saadettin Saran’ın Bayisitesi hissedarı olması gibi konuların hala netleşmemesinin bir belirsizlik yarattığını ve bu durumun seçim sürecini etkileyeceğini dile getirdi. Fenerbahçe’nin çıkarlarının her zaman öncelikli olması gerektiğini, kişisel ilişkilerin veya geçmişteki anlaşmazlıkların kulübün önünde tutulmaması gerektiğini vurguladı.

Sonuç ve Gelecek Beklentisi

Fenerbahçe camiasının yaşadığı zorlu süreçler, Trabzonspor maçı özelinde başlayan hakem tartışmalarının 3 Temmuz gibi derin yaralara uzanması ve yaklaşan başkanlık seçimi, kulübün içinde bulunduğu karmaşık durumu gözler önüne seriyor. Onur Huri’nin de vurguladığı gibi, Fenerbahçe taraftarı, sahadaki haksızlıklara, geçmişteki travmalara ve yönetimsel belirsizliklere rağmen kulübüne olan bağlılığını sürdürüyor. Yeni teknik direktör Tedesco ile başlayan umut rüzgarı ve başkanlık seçiminin getireceği yeni yönetimle birlikte, camianın en büyük beklentisi, birliğin sağlanması ve uzun yıllardır özlemini çektiği şampiyonluğa ulaşmaktır. Tüm bu süreçte, Fenerbahçe’nin her zaman en büyük gücü olan taraftarının desteği, kulübün geleceğinde belirleyici rol oynayacaktır.

 

Fenerbahçe’nin Algı Savaşı: Trabzonspor Maçı, 3 Temmuz ve Kongre Heyecanı
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Transfer Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.