Fenerbahçe’de Yeni Dönem, Transferler ve Hakem Tartışmaları: Türk Futbolunda Neler Oluyor?

Navspor YouTube kanalına hoş geldiniz! Bu akşamki Lig Raporu programımızda, sahibinden.com ottobit sponsorluğunda, Türk futbolunun sıcak gündemini Uğur Karakullukçu ile birlikte masaya yatırıyoruz. Uğur’un sağlık durumuyla başladığımız yayınımızda, Fenerbahçe’deki başkanlık değişimi, Tedesco’nun geleceği, Galatasaray’ın lig ve Avrupa hedefleri, Beşiktaş’taki son gelişmeler ve hakem kararları üzerine derinlemesine analizler sunuyoruz. Hazırlanın, Türk futbolunun nabzı burada atıyor!

Fenerbahçe’de Yeni Başkan Dönemi

Saadettin Saran Göreve Başladı

Dün gece Dinamo Zagreb maçının son düdüğüyle birlikte maç sonu yayınında sizinle birlikteydik. Yorumlarımızı yaptık. Bugün yine gündem Fenerbahçe’ydi. Akşam saatlerinde Fenerbahçe’nin yeni başkanı Saadettin Saran mazbatasını aldı. Eski başkan Ali Koç’tan düzenlenen törenle, geçtiğimiz Pazar günü seçilen Saran, resmi olarak Fenerbahçe Kulübü’ndeki tüm icraatları yapma yetkisine sahip oldu. Saadettin Saran yönetimi ne yapacak, yol haritası ne olacak, isimler gündemde; bunları değerlendireceğiz.

Centilmen Bir Devir Teslim

Seçim döneminde Ali Koç ve Saadettin Saran, birbirlerine karşı saygılarını ve sevgilerini sürekli olarak belli ettiler. Yıkıcı bir seçim kampanyası olmadı; üst perdeden konuşmalar, yıpratıcı veya bel altı en ufak bir unsur yaşanmadı. Seçimin bitimiyle birlikte ikisinin beraber kürsüye çıkması ve sonrasında da bugün aynı şekilde yapmış oldukları açıklamalar, dünkü Cumhurbaşkanlığı Kupası’nın kazanılması, beraberce maçın izlenmesi, Sayın Saran’ın Sertaç Komsuoğlu’na basketboldaki başarısından dolayı onu işaret etmesi ve sevinci beraber yaşamaları, Fenerbahçe açısından son derece güzel görüntülerdi. Bu yüzden hem Sayın Saran’ı hem de Sayın Koç’u camiaya yakışan bir duruş sergilediklerinden dolayı tebrik ediyorum. Bugünki tören de bunun bir göstergesi aslında. Seçimin çok yakın bitmesine rağmen temiz kalması, Ali Koç’un emeğinin ve devir teslimdeki olgunluğunun büyük payı olduğunu gösteriyor.

Eylül Kongresi Tartışmaları ve Yönetim Kararları

Sosyal medyada Sertaç Komsuoğlu ve Rıfat Peray isimleri, Ali Koç’u Eylül’de seçim yapılsın diye ikna ettikleri yönünde tartışmalara neden oldu. Hatta ihraç edilmesi yönünde yorumlar da var. Ancak Fenerbahçe Yönetim Kurulu, Eylül ayında seçim yapma kararını bir bütün olarak aldı. Bu, sadece iki kişiden ibaret bir karar değil, tüm yöneticilerin ve başkanın katıldığı bir toplantı sonrası duyuruldu. O dönemde, sezonun tam başlangıç noktasında böyle bir seçimin zarar vereceği yönünde tartışmalar da yapılmıştı. Ancak bu, tamamen Fenerbahçe yönetim kurulunun aldığı bir karardı.

Kulübün Maddi Yapısı ve Başkanların Katkıları

Sertaç Komsuoğlu’nun dört kupa ile basketbol şubesinde başarılı olduğu açık. Aziz Yıldırım döneminde başlayan ve Ali Koç döneminde de devam eden diğer spor branşlarındaki atılımlar ve başarılar kıymetli. Bu insanlar mesailerini harcadılar, fedakarlık yaptılar, ailelerinden uzak kaldılar, paralarını harcadılar ve kulübe maddi fayda sağlamaya çalıştılar. Sosyal hayatta yeri olan, iş adamı olan, farklı eğitimler almış itibarlı insanlar. Yedi senelik futboldaki şampiyon olamama duygusundan dolayı bu insanları çok kolay bir şekilde itibarsızlaştırmamak gerekiyor.

Ali Koç’un kişisel hesabından 130 milyon Euro civarında bir katkısı olduğu biliniyor. Bu, kulübe hibe edilmiş bir servet bölümü. Ancak bu hibe etme konusu, muhasebeleştirme gerektiren bir durum. Kulüp tarafından yapılan ödemeler de sponsorluklarla gerçekleşiyor. Ali Koç, bu parayı geri istemediğini defalarca vurgulamış olsa da, bu tür mali işlemlerin bir kaydı tutulmak zorundadır.

Hukuki Engeller Kalktı: Saadettin Saran’ın İş Hayatındaki Düzenlemeler

Saadettin Saran, devir teslim töreni öncesinde Saran grubuyla ilişkisinin tamamen kesildiğini, kardeşine devredildiğini ve şans oyunları şirketiyle ilgili olarak da tamamen devreden çıktığını açıkladı. Bu, seçim öncesinde çok konuşulan, Danıştay’da bir davası olan Saran grubunun davasının geri çekilmesi anlamına geliyor. Danıştay hemen toplanarak kararı Sport Toto’ya iletti ve Sport Toto’dan TFF’ye yazı iletildi. Bunun sonucunda, TFF, UEFA ve FIFA nezdinde Saadettin Saranın bu konuyla ilgili hukuki bir engeli kalmadı. Hatta, olası bir sıkıntı yaşanmaması adına söz konusu şirket üçüncü bir kişiye devredildi.

Fenerbahçe’nin Geleceği: Teknik Direktör ve Takım Performansı

Tedesco’nun Akıbeti ve Antalyaspor Maçı

Sayın Başkan mazbatayı almasıyla kolları sıvamaya başladı. Tedesco’nun ve futbol direktörü Devin Özek’in geleceği belirsizliğini koruyor. Edinilen bilgilere göre, Devin Özek kulüp içinde ayrılacağını söylemeye başlamış. Antalyaspor maçına büyük ihtimalle Tedesco’nun çıkması bekleniyor. Ancak bu, Tedesco ile yola devam etme düşüncesinden ziyade, hemen yeni bir teknik adam bulma zorluğundan kaynaklanıyor.

Tedesco’nun Oyun Anlayışı ve Eleştiriler

Tedesco’nun futbol anlayışı Kasımpaşa ve Dinamo Zagreb maçlarında ciddi eleştirilere neden oldu. Takımın sahada bir fikri, pres oyunu, kapanma veya pas oyunu gibi belirgin bir stili yok. Oyuncular başı kesik tavuk gibi bireysel oynuyor, düşük tempolu ve tarif edilemez bir futbol sergiliyor. Radikal denemeler yapması ve eldeki malzemeye uygun olmayan taktikler uygulaması, takım üzerinde bir fikir ağırlığı olmadığını gösteriyor.

Olası Teknik Direktör Adayları: Aykut Kocaman ve Volkan Demirel

Seçim kampanyası sürecinde Sayın Saran, Conceiçao ismini gündeme getirmiş, ancak tepkiyle karşılaşmıştı. Sonrasında Aykut Kocaman’a futbol yapılanması konusunda yöneticilik, Volkan Demirel’e ise A takım sorumlusu görevi teklif edilmişti. Aykut Kocaman teknik direktörlük yapmak istediğini belirterek bu teklifi nazikçe reddetmişti. Ancak şu an itibarıyla Aykut Kocaman’a resmi bir teklif gitmedi. Aykut Hoca’nın bu teklifi kabul etmesi ve yıllardır bu anı beklemesi kuvvetle muhtemel. Volkan Demirel de Fenerbahçe görev almayı hayal ediyor ve görevin tanımı ne olursa olsun bunu kabul edebilir. Tedesco ile yolların ayrılması ve Devin Özek ile ayrılığın ardından bu isimlerin denkleme girmesi bekleniyor.

Oyuncu Grubunun Durumu ve Liderlik İhtiyacı

Tedesco’nun performansında oyuncuların memnuniyetsizliğinin de payı olduğu düşünülüyor, ancak oyuncuların hocayı “yemek” gibi bir kredisi yok. Zira sezonun gitmesi durumunda taraftarın önünde kimse duramaz. Radikal kadro dışı kararlarının takımın yapısını değiştirecek somut bir etki yaratması beklenmiyor. Çünkü mevcut kadroda saha içindeki sorunu çözebilecek, takıma eksi yazan ve buna rağmen kesilemeyen bir oyuncu bulunmuyor.

Fenerbahçe’ son yıllardaki şampiyonluk hasreti, yeni başkan ve teknik heyet üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor. Bu ortamda, oyuncu grubunun profesyonellik içinde kalmaya devam etmesi ve takımın milli araya mümkün olduğunca az hasarla girmesi hayati önem taşıyor.

Galatasaray’da Lig ve Avrupa Dengesi

Osimhen’in Dönüşü ve Alanya Maçı

Galatasaray yarın Alanya deplasmanında oynuyor. Altıda altı yapan sarı-kırmızılılarda Osimhen kadroya döndü. Liverpool maçı öncesinde bu, önemli bir gelişmeydi. Çok gerekli olmadığı takdirde Okan Buruk’un Osimhen’i Alanya maçında riske etmemesi ve asıl amacın Liverpool karşısında sahaya sürmek olması bekleniyor. Oyuncuların sağlık durumları hakkında kulüplerin belirsiz bilgi vermesi eleştiriliyor. Bu durum, beklentilerin yanlış ayarlanmasına ve gereksiz strese neden olabiliyor.

Lig Şampiyonluğu mu, Avrupa Başarısı mı?

Galatasaray’ lig şampiyonluğu ile Avrupa’ başarı arasında bir denge kurulması gerekiyor. Bazı taraftarların “lig şampiyonluğu yeterli” eğiliminde olması eleştirilirken, Galatasarayın geçmişten gelen Avrupa markası kimliğinin korunması gerektiği vurgulanıyor. 2013′ Şampiyonlar Ligi’ çeyrek final oynarken aynı zamanda lig şampiyonu olunması, iki hedefin bir arada yürütülebileceğini gösteriyor. Şu anki konjonktürde Galatasaray’ın lig şampiyonluğunu hedeflemesi kadar Avrupa’ da iddialı olması gerektiği düşünülüyor. Takımın Bayern Münih karşısındaki gurur verici mücadelesi, doğru bir plan ve oyunla Avrupa da başarılı olunabileceğinin kanıtı.

Kadronun Maliyeti ve Beklentiler

Galatasaray, son dönemde yaptığı transferlerle Avrupa’ en çok para harcayan kulüplerden biri haline geldi. Osimhen, Sane gibi yüksek maliyetli oyuncuların kadroya katılması, kulübün hem ligde hem de Avrupa büyük hedefler taşıdığını gösteriyor. Bu bütçe ve kadro kalitesiyle sadece ligde şampiyonluğa odaklanmak, yapılan yatırımların karşılığını tam olarak almak anlamına gelmez. Frankfurt maçı gibi kayıpların telafi edilmesi ve Liverpool gibi güçlü rakiplere karşı mücadeleci bir futbol sergilenmesi bekleniyor.

Beşiktaş’ta Rafa Silva Farkı ve Fikstür Avantajı

Rafa Silva’dan Beklenen Reaksiyon

Beşiktaş, Kayserispor deplasmanında farklı bir galibiyet elde etti ve Rafa Silva başroldeydi. Rafa Silva’ beklenen reaksiyonun gelmesi, Beşiktaş adına önemli bir gelişme. Joa Mario ve Gedson gibi arkadaşlarının ayrılığının onda kırgınlık yarattığı düşünülse de, büyük kulüplerin bu tür durumları çözmesi ve oyuncuları motive etmesi gerekiyor. Rafa Silva’ın gol ve asist katkılarıyla takıma liderlik etmesi, Beşiktaş’ın ligdeki hedefleri için kritik.

Avrupa’sız Fikstürün Avantajları

Beşiktaş, beş maçın üçünü kazanarak dokuz puana ulaştı ve bir maçı eksik olmasına rağmen Fenerbahçe ile aynı puanda. Beşiktaş’ın Avrupa’ yer almaması, ligdeki fikstür avantajını beraberinde getiriyor. Lig maçlarına daha konsantre olabilen Beşiktaş, bu durumu avantaja çevirebilir. Ekim-Kasım süreci, derbilerle dolu olması nedeniyle kritik olacak. Ancak hoca dokunuşu ve oyuncu grubunun mücadelesiyle Beşiktaş, geçen yıla göre daha rekabetçi bir sezon geçirebilir.

Türk Futbolunda Hakem Yönetimi ve Tartışmalı Kararlar

Yeni Hakem Atamaları ve Süregelen Problemler

Hakem atamaları da gündemin önemli maddelerinden. Her hafta yeni hakem isimleriyle karşılaşılması, Türk futbolunda süregelen bir problem olarak dikkat çekiyor. Fenerbahçe-Antalyaspor maçını Ali Yılmaz, Alanyaspor-Galatasaray maçını Zorbay Küçük, Beşiktaş-Kocaelispor maçını Ali Şan ve Trabzonspor-Fatih Karagümrük maçını Mehmet Türkmen yönetecek.

VAR Kararları ve MHK’nin Tutarsız Yaklaşımı

VAR kararları ve MHK’ bu konudaki tutarsız yaklaşımı, futbol camiasında tartışma yaratmaya devam ediyor. Arda Kardeşler’ telefonla yayına bağlanarak hata yaptığını söylemesi, ancak hatanın niteliğini açıklamaktan kaçınması eleştirildi. Trabzonspor-Fenerbahçe maçındaki Davut Çelik VAR kararı ve Göztepe-Fenerbahçe maçındaki Onur Özütoprak’ın VAR performansı arasındaki çelişkili durumlar, MHK’ aldığı kararların sorgulanmasına neden oluyor. Doğru karar veren hakeme görev verilmezken, yanlış karar veren hakemin bir gün sonra tekrar göreve atanması, kamuoyunda ciddi şüpheler uyandırıyor.

Maç Saati Düzenlemesi: Taraftarların Sesine Kulak Verilmeli

20:00′ maçların 19:00′ çekilmesi talebi, futbolseverlerin ve yorumcuların ortak beklentisi. Havaların soğumasıyla birlikte, geç saatte biten maçlardan sonra taraftarların statlardan ayrılması, özellikle kış aylarında büyük zorluklara neden oluyor. Kulüpler Birliği ve Türkiye Futbol Federasyonu’ bu kararı gözden geçirmesi, maç saatlerini taraftarların lehine olacak şekilde düzenlemesi gerektiği vurgulanıyor. Bu konunun sosyolojik ve lojistik etkileri göz ardı edilmemeli, zira seyirci deneyimi Türk futbolunun geleceği için büyük önem taşıyor.