Fenerbahçe, Alanyaspor karşısında aldığı beraberlikle şampiyonluk yarışında önemli bir yara alırken, maçın ardından hem oyuncu performansları hem de hakem kararları geniş yankı buldu. İlk yarıdaki sıkıntılar, ikinci yarıdaki ritim değişikliği ve özellikle kritik anlardaki hakem tutumları bu yazının ana odağını oluşturuyor. Bu karşılaşma, takımın genel durumu ve ligdeki konumu hakkında derinlemesine bir değerlendirme yapma fırsatı sunuyor.
Maçın İlk ve İkinci Yarısı Analizi
Pres ve İlk Yarı Sıkıntıları
Maçın başında Fenerbahçe, rakibine önde pres yaparak baskı kurmaya çalıştı. Doğru yerleşimler yapılsa da, Alanyaspor’un bir kontra atağından yediği gol sonrası ilk yarı oldukça sıkıntılı geçti. Bu durum, takımın defansif organizasyonundaki aksaklıkları ve geçiş oyunlarındaki zaafları gözler önüne serdi.
İkinci Yarının Ritmi
İkinci yarıda Fenerbahçe’nin oyuna farklı bir ritimle girdiği gözlemlendi. Daha istekli ve baskılı bir futbol sergileyen sarı-lacivertliler, pozisyonlar üretmeye başladı. Ancak bu baskı, skora yansımakta yetersiz kaldı ve takımın gol yollarındaki bitiricilik sorunları devam etti.
Oyuncu Performansları Mercek Altında
Eksik Kadronun Etkisi ve Sırıtan İsimler
Maç sırasında bazı oyuncuların performansı beklentilerin altında kaldı ve oldukça sırıtıcıydı. Özellikle İrfan Can Eğribayat, Szymanski ve Talişka gibi isimlerin sahada yeterli varlık gösterememesi dikkat çekti. Maçı “11’e 7” oynanmış gibi değerlendiren yorumcular, bazı oyuncuların katkısızlığını vurguladı. İlk yarıda bu dört oyuncunun oynamamış gibi sahada olması, takımın geriye düşmesine neden olan temel faktörlerden biriydi.
İrfan Can Eğribayat’a Yönelik Sert Eleştiriler
Karşılaştırma: Ederson ve İrfan Can
İrfan Can Eğribayat’ın performansı ve saha içindeki tavırları ağır eleştirilerin hedefi oldu. Yorumcular, onu üç Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu ve iki Dünya Kupası kazanmış bir kaleciyle, Premier Lig’de altı şampiyonluk ve yılın kalecisi ödüllerini kazanmış Ederson ile kıyaslayarak, İrfan Can’ın “hadini bilmesi” gerektiğini belirtti. Ederson’ın kulübede bile takımına destek olurken, İrfan Can’ın surat yapmasının kabul edilemez olduğu ifade edildi.
Geçmiş Performans ve Saha İçi Tavırlar
İrfan Can’ın kariyerindeki dönüm noktalarına değinilerek, Adanaspor ve Göztepe dönemlerindeki düşüşleri ve Göztepe’nin küme düşmesindeki rolü hatırlatıldı. Özellikle Göztepe taraftarının onu “küme düşüren birinci oyuncu” olarak görmesi, kalecinin tavır ve hareketlerinden duyulan rahatsızlığı gösteriyor. Sahada kafasının başka yerlerde olduğu ve konsantrasyon eksikliği nedeniyle kolay goller yediği, hatta altı pastaki basit topları bile tutamadığı iddia edildi.
Diğer Sırıtan Oyuncular: Szymanski ve Talişka
Szymanski ve Talişka gibi oyuncuların da yeterli çabayı göstermemesi, takımın hücumdaki etkinliğini düşürdü. “Koşmuyor”, “geberik” gibi ifadelerle eleştirilen bu oyuncuların sadece topu kaybetmekle kalmayıp, mücadeleden de uzak durdukları belirtildi. Talişka’nın kaçırdığı penaltı, bu oyuncuların moral ve fiziksel durumlarının iyi olmadığını gözler önüne serdi.
Penaltı Kararı ve Oyuncu Seçimi
Talişka’nın penaltı atışını kullanması da ayrı bir tartışma konusu oldu. Geçmişte penaltı kaçırmış, stresli bir oyuncuya bu sorumluluğun verilmesi sorgulandı. Fred veya Esra gibi farklı oyuncuların penaltı atışını kullanabileceği, Gökhan Gönül gibi tecrübeli isimlerin bu kararlara müdahale etmesi gerektiği dile getirildi.
Hakem Kararları ve VAR Tartışmaları
Hakem Atamalarındaki Endişeler
Maçın hakem atamaları da büyük tepki topladı. VAR hakemi olarak atanan Onur Özütoprak’ın TFF 1. Lig’de bile yetersiz kaldığı, Süper Lig maçlarını yönetemediği ve “korkak, pimpirik” bir hakem olduğu ifade edildi. Bu tür bir hakemin kritik bir maçta VAR koltuğuna oturtulması, kamuoyunda endişe yarattı.
Geçmiş Haftanın Gölgesinde Bugünkü Maç
Geçtiğimiz haftaki Trabzon maçında yaşanan tartışmalı kararların (iptal edilen goller, kırmızı kart) bu maçı da etkilediği belirtildi. Kamuoyunda oluşan algının, hakemlerin kararlarını etkilediği ve Fenerbahçe aleyhine bir tutum sergilenmesine yol açtığı iddia edildi.
Tartışmalı Penaltı Pozisyonu ve VAR’ın Tavrı
Maçın son anlarında yaşanan kritik penaltı pozisyonu ise bardağı taşıran son damla oldu. Topun oyuncunun koluna çarpması ve kolun vücuttan ayrılarak alanı genişletmesi net bir penaltı olarak değerlendirildi. Ancak VAR hakemi Onur Özütoprak, pozisyonu izlemesi için orta hakem Cihan Aydın’ı monitöre davet etmedi.
Kol Genişletme Kuralı
Pozisyonun detaylı incelenmesinde, oyuncunun kolunu doğal olmayan bir şekilde yana doğru açarak vücudundan genişlettiği ve avantaj sağladığı vurgulandı. Bu durumun, kural gereği penaltı ile cezalandırılması gerektiği defalarca yinelendi.
Niyet Okuma ve Kendini Kurtarma Çabası
VAR hakeminin bu net pozisyonu görmezden gelmesi, “art niyet” olarak yorumlandı. Geçen haftaki olayların ardından, ikinci bir penaltı kararının “Fenerbahçe’yi kayırdığı” düşüncesini yaratacağı ve hakemin kendi kariyerini riske atmak istemediği iddia edildi. Hakemlerin kendi geleceklerini düşünerek adil kararlar vermemesi, Türk futbolundaki en büyük sorunlardan biri olarak gösterildi.
Kritik Anlar ve Maçın Genel Değerlendirmesi
Son Dakika Pozisyonları
Maçın sonunda yaşanan iki kritik pozisyon, genel değerlendirmenin ana noktaları oldu: Osterwolde’nin ceza sahası içinde yerde kaldığı pozisyon ve Güven Yalçın’ın eliyle topa müdahale ettiği an. Özellikle Güven Yalçın’ın eliyle yaptığı “kepçe” hareketinin net bir kural ihlali olduğu defalarca vurgulandı. Bu pozisyonlar, maçın sonucunu doğrudan etkileyebilecek nitelikteyken, hakemlerin ve VAR’ın tutumu büyük tepki çekti.
Fenerbahçe’nin Alanyaspor karşısında yaşadığı puan kaybı, sadece saha içindeki mücadeleyle değil, aynı zamanda bazı oyuncuların sergilediği performans ve özellikle hakem kararlarıyla da derinleşen bir tartışma başlattı. Takımın eksikleri ve oyuncuların tutumları kadar, VAR müdahalelerinin yetersizliği ve hakemlerin kararsızlığı da maçın kaderini etkileyen önemli faktörler olarak öne çıktı. Bu beraberlik, şampiyonluk yolunda kritik bir viraj olarak değerlendirilirken, önümüzdeki haftalarda yaşanacakların merakla beklenmesine neden oldu.