Beşiktaş’ın Yeni Yüzü: Sergen Yalçın Dokunuşu ve Takımın Geleceği
Beşiktaş, teknik direktör Sergen Yalçın yönetiminde evindeki ilk sınavını Başakşehir karşısında verdi. Dolmabahçe’de taraftarlarının yoğun desteğiyle sahaya çıkan siyah-beyazlılar, oyunun büyük bölümünde üstün bir performans sergilemesine rağmen zorlandığı anlar da yaşadı. Maçın son dakikalarında gelen golle kritik bir galibiyet alarak Sergen Hoca dönemine iç sahada iyi bir başlangıç yaptı. Bu galibiyet, hem takımın moralini yükseltti hem de gelecek adına önemli sinyaller verdi.
Sergen Yalçın Döneminin İlk Sınavı: Başakşehir Maçı
Beşiktaş – Başakşehir mücadelesi Sergen Yalçın’ın evindeki ilk maçı olmasıyla ayrı bir anlam taşıyordu. Yıllar sonra taraftarının önüne çıkan Sergen Hoca, bu önemli karşılaşmada alınan galibiyetle camiaya umut verdi. Maçın kopma anı, uzatma dakikalarında Cengiz Ünder’den gelen goldü. Bu gol, Sergen Yalçın’ın yakın geçmişte Cengiz Ünder hakkında söylediği “Cengiz’i bana verseler bir ayda bambaşka futbolcu haline getiririm” sözlerini akıllara getirdi. Henüz Sergen Hoca’nın tam dokunuşu gerçekleşmemiş olsa da Cengiz’in attığı bu gol, o sözlerin bir teyidi gibiydi. Başakşehir’in kolay teslim olmayan yapısı göz önüne alındığında, bu galibiyetin değeri daha da arttı.
Beşiktaş’ın Sahadaki Eksik ve Artıları
Başakşehir maçında Beşiktaş’ın oyununda bazı bariz değişiklikler gözlemlendi. Sergen Hoca, rakibi önde 4-4-2 sistemiyle karşıladı. Temy ve Rafa’nın öndeki ikili baskısı, önceki maçlara göre farklı bir yaklaşım sergiledi. Başakşehir’in önde baskı yapmaması da Beşiktaş’ın topu rahat çıkarmasına olanak tanıdı.
Stoper Sorunu: Acil Çözüm Bekleyen Bölge
Maçın ardından en çok konuşulan konulardan biri, Beşiktaş’ın stoperdeki eksikleri oldu. Ön tarafa birçok kaliteli oyuncu transfer edilmesine rağmen, defans hattı hâlâ takımın en zayıf karnı olarak göze çarpıyor. Yeni transfer The Jalo’nun ilk maçında hatalar yapması doğal olsa da takımın şampiyonluk mücadelesi verebilmesi için bu bölgeye acil olarak en az iki kaliteli stoper takviyesi yapılması gerektiği vurgulandı. Udoka gibi isimlerin bu seviyedeki şampiyonluk mücadelesini taşıyamayacağı belirtildi. Stoper tandemi, Beşiktaş’ın şampiyonluk yürüyüşünde “bel vereceği” en kritik nokta olarak öne çıktı.
Yeni Yüzler ve Katkılar
Beşiktaş’ta bazı yeni ve eski isimlerin performansları dikkat çekti:
- Gökhan Sazdağ: Takıma çok kıymetli bir transfer olduğu düşünülen Gökhan, savunmanın sağ tarafında sadece defansif değil, hücuma çıkışlarıyla da önemli katkılar sağladı. Topu söküp alması, arkadaşına pas verdikten sonra koşusuna devam etmesi, statik oyundan uzaklaşan Beşiktaş için pozitif bir değişimin işaretiydi.
- Cherni: Beşiktaş’ın uzun süredir kanat sorununa çare olan Cherni, modern kanat oyuncusu özellikleriyle öne çıktı. Topu aldığında kafasını kaldıran, paslaşan, koşular yapan ve isabetli ortalar kesebilen bir oyuncu olarak takımın kanat organizasyonlarına ilaç gibi geldi. Oyun kurucu özelliğiyle de Beşiktaş’a yeni bir boyut kazandırdı.
- Salih: Uzun zaman sonra formasına kavuşan Salih, Ende’nin sakatlığında elinden gelenin en iyisini yaptı. Sergen Hoca’nın onun tecrübesinden faydalanması, orta sahaya denge getirdi.
- Jurasek: İlk maçındaki tehditlere rağmen fena bir performans sergilemedi. Enerjisi, baskıya gitme ve dripling yeteneğiyle dikkat çekti. Ancak bu tür bir bek oyuncusunun değerlendirilmesinde, önündeki kanat oyuncusunun ve stoperin yardım etme düzeyi de önemli bir faktör olarak belirtildi.
Hücumdaki Potansiyel ve Üretkenlik Sorunu
Beşiktaş’ın ön tarafta kaliteli oyuncu sayısının fazla olduğu belirtilse de henüz üretime yönelik beklenen katkının tam anlamıyla gelmediği ifade edildi. Oyuncuların bireysel kaliteleri yüksek olsa da takım oyununa yansıması zaman alacak gibi duruyor.
Taraftarın Gücü ve Rafa’nın Durumu
Taraftarın Etkisi
Başakşehir maçının en büyük kazananlarından biri kesinlikle Beşiktaş taraftarıydı. Dolmabahçe’deki muhteşem enerji, takımı ileriye taşıyan en önemli faktör oldu. Tribünlerin Sergen Hoca’ya olan sevgisi ve sahaya yansıttığı inanç, oyunculara da aksederek takımın galibiyeti almasında kilit rol oynadı. Bu enerjiyle birlikte alınan 3 puan, Sergen Yalçın’ın ilk deplasman mağlubiyetinin (Alanyaspor’a karşı 2-0) ardından takımı için bir kırılma maçı olabilecek Başakşehir karşılaşmasından başarıyla ayrılmasını sağladı.
Rafa Silva Analizi: Performans Düşüşü ve Olası Nedenler
Rafa’nın bu sezonki performansı hakkında soru işaretleri dile getirildi. Özellikle Josef’in ayrılığı sonrası Rafa’nın oyununda bir düşüş yaşandığı ve Josef’le kurduğu ilişkiyi başka bir takım arkadaşıyla kuramadığı belirtildi. Rafa’nın tam bir 10 numara oyuncusu olduğu ve ceza sahası içinde serbest bırakıldığında maksimum fayda sağlayabileceği ifade edildi. Sergen Hoca’nın sık sık Rafa ile konuşup onu geriye gelmemesi, enerjisini önde kullanması ve merkezde kalması yönünde uyardığı gözlemlendi. Rafa’nın sanki aklı başka bir yerdeymiş gibi oyuna tam veremediği, istediği yerde topla buluşamayınca hırslanınca derinlere geldiği ve bu durumun enerjisini tükettiği yorumları yapıldı. Sergen Yalçın’ın Rafa’yı oyundan almasının maçı çeviren hamlelerden biri olması da dikkat çekti. Rafa’nın bu durumu aşması ve Sergen Hoca’nın kendisi için bir şans olduğunu kavraması gerektiği vurgulandı.
Sonuç
Sergen Yalçın yönetimindeki Beşiktaş, Başakşehir karşısında aldığı galibiyetle önemli bir başlangıç yaptı. Taraftarın eşsiz desteği, takımın mücadele gücünü artırdı. Ancak stoper tandemindeki acil takviye ihtiyacı ve bazı oyuncuların ideal performanslarına ulaşamaması, önümüzdeki süreçte çözülmesi gereken temel sorunlar olarak öne çıkıyor. Eğer bu eksikler giderilir ve Sergen Yalçın’ın dokunuşlarıyla takım tam anlamıyla oturursa, Beşiktaş’ın şampiyonluk mücadelesinin içinde kalmaması için hiçbir neden yok.