Beşiktaş 0-0 Başakşehir: İlk Yarı Değerlendirmesi ve Çözüm Arayışları
Beşiktaş ile Başakşehir arasında oynanan müsabakanın ilk 45 dakikası golsüz eşitlikle tamamlandı. Mahmut Alpaslan ile birlikte devre arasında yaptığımız sohbette, her iki takımın da orta sahayı kolay geçtiği, ancak gol yollarında etkisiz kaldığı bir yarıyı masaya yatırdık. Özellikle Beşiktaş’ın pozisyon üretme konusundaki sıkıntıları ve orta sahadaki aksaklıklar dikkat çekiciydi.
Maçın Genel Değerlendirmesi: Gol Yollarında Kısırlık
İlk yarıda golsüz geçilirken, iki takımın da sahadaki birçok boşluk ve arızası olduğu gözlemlendi. Beşiktaş, rakibine kıyasla daha fazla gol pozisyonuna girse ve ceza sahasına daha çok yaklaşsa da, bu fırsatları gole çeviremedi. Özellikle son vuruşlar ve son paslar noktasında büyük sorunlar yaşandı.
Beşiktaş, maçın ilk 7-10 dakikasında ataklarını ağırlıklı olarak sağ kanattan geliştirirken, sol kanat neredeyse hiç kullanılamadı. Daha sonra birkaç pozisyonda sol kanat aktifleşse de, Yurasek’in ortaları istenilen kalitede değildi. Mahmut Alpaslan, Başakşehir savunmasının uzun oyunculara sahip olması nedeniyle yerden paslarla oynama stratejisinin tercih edilmiş olabileceğini belirtse de, birkaç deneme sonrası sert ve yüksek ortaların da değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Çerni’nin Akıllı Hamleleri ve Hücumdaki Etkisi
Maçın dikkat çeken isimlerinden biri olan Çerni, oyun zekasıyla öne çıktı. Sağ kanadın sıkıştığını ve Gökhan’ın destek veremediğini görünce orta sahadaki boşluğu değerlendirerek içeri kat etti. Bu hamlesiyle hem pozisyonlar hazırladı hem de kendisi pozisyona girdi.
Çerni, ilk 45 dakikada 39 topla buluşmayla Beşiktaş’ta en fazla topla buluşan isimdi. %74 pas isabeti, bir uzun pas, üçte bir orta ve iki kilit pası gibi istatistiklerle hücumda takımının en etkili oyuncusuydu. Hatta 0.20 gol beklentisi ile iki şutundan birini isabetli kaydetti. Çerni’nin bu akıllı oyunu, sıkışan kanatlardan merkeze geçiş yaparak daha fazla topla buluşma çabasının bir sonucuydu.
Beşiktaş Orta Sahasının Zafiyetleri ve Transfer Eksikliği
Maçın ilk yarısında her iki takım da orta sahayı rahatlıkla geçerken, orta sahaların çok aktif olmadığı bir oyun izlendi. Özellikle Beşiktaş’ın orta sahasında belirgin zafiyetler göze çarptı. Kaptırılan iki top sonrası Odokay ve Salih’in sarı kart görmesi, orta sahadaki işlev eksikliğinin bir göstergesiydi. Mahmut Alpaslan, defansif orta saha görevi yapacak kilit oyuncunun eksikliğine dikkat çekerek, bu oyuncunun yokluğunda stoperlere binen yükün arttığını vurguladı.
Beşiktaş’ın kadro planlamasındaki eksiklikler de gündeme geldi. Takımda başka orta saha alternatifi olmadığı, John Mario gibi uluslararası seviyede oynamış bir ismin gönderildiği belirtildi. Gedson’un (Ndidi olarak bahsediliyor) sakatlık geçmişi ve kas gruplarının sakatlığa alışık olması nedeniyle sürekli sorun yaşanacağı, transfer döneminde bu bölgenin boş bırakılmasının ve eldeki oyuncunun da gönderilmesinin büyük bir hata olduğu ifade edildi. Lerma transferinin son güne kalıp gerçekleşmemesi de bu planlama hatalarına örnek gösterildi. Orta sahada Orkun’un üzerine binen yükün artması ve defansif özelliklerinin zayıf olması, takımın geride açık vermesine neden oldu. Devre arası transfer döneminde ilk yapılması gereken takviyenin defansif orta saha olması gerektiği net bir şekilde belirtildi.
Hücum Potansiyeli ve Oyun Stratejileri
Beşiktaş’ın yeniden yapılanma sürecinde olduğu ve birçok transfer ile giden oyuncu olduğu göz önüne alındığında, olumsuzlukların yanı sıra sahada gelişebilecek bir oyun potansiyeli olduğu da konuşuldu. Özellikle hücum anlamında parıltıya sahip bir takım görüntüsü veren Beşiktaş’ın, hücum aktivitelerinde iyi olduğu vurgulandı.
Alanı daraltan takımlara karşı en büyük özelliklerinin dripling kabiliyeti yüksek oyunculara sahip olması (Jotata da bunlardan biri) olduğu belirtildi. Beşiktaş’ın ön taraftaki oyuncularının (Bilal dahil) driplinglerinin çok iyi olduğu, geniş alan bulduklarında etkili olabilecekleri ifade edildi. Hocanın elinde iki seçenek olduğu belirtildi: Ya alanı önde tutup, çok fazla baskı yapmadan rakibi çekip süratli oyuncularını ara paslarla rakip savunmanın arkasına kaçırmak ya da önde oynandığı zaman girilen pozisyonları mutlaka değerlendirmek. Başakşehir gibi dönüşlerde sıkıntı yaşayabilen takımlara karşı ara pasların daha etkili olabileceği ve ikinci yarıda bu stratejinin uygulanabileceği öne sürüldü. Beşiktaş’ın oyun formatında ön tarafta farklı ve dripling kabiliyeti yüksek oyunculara sahip olması, bu tür stratejiler için bir avantaj olarak görüldü.
Sonuç
Beşiktaş-Başakşehir maçının ilk yarısı, Beşiktaş’ın gol yollarındaki etkisizliği ve orta sahadaki yapısal sorunlarını gözler önüne serdi. Çerni gibi bireysel yetenekler parlasa da, takımın genel dengesindeki eksiklikler dikkat çekti. İkinci yarı ve gelecekteki maçlar için teknik ekibin, orta saha kurgusuna ve pozisyon değerlendirme becerisine odaklanarak çözümler üretmesi büyük önem taşıyor. Özellikle devre arası transfer döneminde defansif orta saha takviyesi, takımın acil ihtiyaçlarının başında geliyor.