Abraham’ın Tartışmalı Pozisyonu: Penaltı mı, Endirekt Vuruş mu, Yoksa Korner mi?

Futbol sahalarında hakem kararları her zaman büyük tartışma konusu olmuştur. Özellikle kritik anlarda verilen veya verilmeyen kararlar, maçların ve hatta şampiyonlukların kaderini etkileyebilir. Bu yazımızda, Göztepe – Beşiktaş maçında yaşanan ve izleyenlerin zihinlerinde soru işaretleri bırakan, Abraham’ın yerde kaldığı pozisyonu detaylıca ele alacak, kural kitabına göre doğru kararın ne olması gerektiğini uzman görüşleriyle irdeleyeceğiz.

Tartışmalı An: Pozisyonun Detayları

Abraham’ın Pozisyonu ve Rakip Oyuncunun Hamlesi

İncelediğimiz pozisyonda, ceza sahası içinde topa yükselen Abraham, rakip Göztepeli oyuncudan önde bulunuyordu. Ancak geriden gelen Göztepeli futbolcu, topa kafa vurmak yerine bacağını oldukça tehlikeli bir şekilde uzatarak Abraham’ın kafa hizasına doğru ayakla müdahalede bulundu. Bu hamle, pozisyonun tartışmalı niteliğini ortaya koyan temel noktaydı.

Hakemin Kararı: Yanlış Bir Köşe Vuruşu

Maçın hakemi bu net pozisyonda şaşırtıcı bir karar vererek köşe vuruşu işaret etti. Oysa pozisyonun niteliği gereği, bir köşe vuruşu kararı kesinlikle uygun değildi. Uzmanlara göre, hakemin bu kararı, pozisyonu doğru yorumlayamamasından kaynaklanan ciddi bir hataydı.

Kural Kitabına Göre Durum Ne Olmalıydı?

Temas Varsa: Penaltı

Kural kitabına göre, eğer Göztepeli oyuncunun uzattığı ayakla Abraham arasında temas gerçekleştiyse, bu durum kesinlikle bir penaltı gerektirir. Abraham, topa ilk hamleyi yapan oyuncu konumundaydı ve rakibin tehlikeli müdahalesi doğrudan onun güvenliğini tehdit ediyordu.

Temas Yoksa: Tehlikeli Hareketten Endirekt Serbest Vuruş

Pozisyonda doğrudan bir temas olmasa bile, Göztepeli oyuncunun bacağını Abraham’ın kafa hizasına kadar uzatması, ‘tehlikeli hareket’ olarak kabul edilir. Bu tür bir durumda verilmesi gereken karar, Göztepeli oyuncu aleyhine endirekt serbest vuruştur. Kafa hizasındaki bir topa ayakla bu şekilde müdahale etmek, ciddi bir sakatlanma riskini beraberinde getirir ve futbol kuralları gereği cezalandırılmalıdır.

Asla Bir Korner Değil!

Pozisyonun en net ve üzerinde en çok durulması gereken yanı, sonucun asla bir köşe vuruşu olmaması gerektiğidir. Gerek temas olsun gerek olmasın, kural kitabına göre bu pozisyondan bir köşe vuruşu çıkması mümkün değildir. Hakemin bu kararı, oyun kurallarının temel prensiplerine aykırıdır.

VAR ve Kamera Açıları Üzerine Değerlendirme

Temasın Belirsizliği ve VAR’ın Rolü

Ekran başındaki görüntülerden net bir temas olup olmadığını tespit etmek zor olabiliyor. Yayıncı kuruluşun farklı açılardan sunacağı görüntüler, temasın varlığı konusunda daha net bir bilgi sağlayabilirdi. Eğer VAR, net bir temas kanıtı bulamazsa, “temas yok” diyerek penaltı kararına müdahale etmeyebilir. Ancak bu durumda bile tehlikeli hareketten endirekt vuruş kararı devreye girmeliydi. VAR’ın, penaltı kararı için yeterli kanıt bulamasa dahi tehlikeli hareket durumunu göz ardı etmemesi gerekir.

Gerekli Kamera Açıları

Bu tür tartışmalı pozisyonların doğru değerlendirilebilmesi için kale direklerinin oradan çekim yapan ek kameraların önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Doğru açılardan gelen görüntüler, hem hakemlerin hem de VAR ekibinin daha isabetli kararlar vermesine yardımcı olacaktır.

Türk Futbolunda Hakem Kararları Eleştirisi

Ülkemiz futbolunda, sertlik dozunun artırılması ve “düdük çalma” sıklığının azaltılması gerektiği yönünde zaman zaman dile getirilen görüşler bulunmaktadır. Ancak bu, kural dışı ve tehlikeli hareketlerin göz ardı edilmesi anlamına gelmemelidir. Bariz faullerin, hele ki bu denli tehlikeli pozisyonların es geçilmesi, oyunun ruhuna ve futbolcu sağlığına aykırıdır. Hakemlerin, her pozisyonu kural kitabına uygun bir şekilde değerlendirmesi, futbolun adaletini sağlamak adına elzemdir.

Sonuç

Abraham’ın yerde kaldığı pozisyon, bir hakemlik hatasının bariz örneklerinden biridir. Göztepeli oyuncunun yüksek ayakla müdahalesi ya bir penaltıyı ya da tehlikeli hareketten endirekt serbest vuruşu gerektiriyordu. Hakemin köşe vuruşu kararı ise kural hatalıydı ve asla kabul edilemezdi. Bu tür kritik kararların, maçların gidişatını doğrudan etkilediği düşünüldüğünde, hakemlerin oyun kurallarına hâkimiyetinin ve pozisyonları doğru yorumlama yeteneğinin ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkmaktadır.