Galatasaray’ın Eyüpspor Maçı Analizi: Barış Alper Fark Yarattı, Yıldızlar Beklentinin Altında Kaldı
Galatasaray, Eyüpspor karşısında aldığı galibiyetle yoluna devam etse de maçın genelinde sergilenen performans tartışmalara yol açtı. Özellikle ilk yarıdaki etkisiz oyun ve bazı yıldız oyuncuların sahaya yansıtamadığı mücadele ruhu dikkat çekti. Ancak Barış Alper Yılmaz’ın oyuna girişiyle birlikte tüm dengeler değişti ve Galatasaray galibiyete uzandı. Bu analizde, maçın öne çıkan yönlerini ve takımın genel durumunu detaylıca inceleyeceğiz.
Galatasaray Orta Sahasının İkilemi: Sistem ve Oyuncu Tercihleri
Son dört haftalık performanslara bakıldığında, Galatasaray defansının önündeki ikilinin Lemina ile Torreira olduğu gözlemleniyor. Ancak Sara’nın 10 numarada oynaması, beraberinde bazı sorunları getiriyor. 10 numara pozisyonunda alışkanlık kazanmış bir oyuncuyu tekrar 8 numaraya çekmek ve burada İlkay ile birlikte oyun kurmaya çalışmak, takımın verimini düşürebilir. Eğer oyunun lideri İlkay olacaksa, Sara’yı kenarda bekletmek gerekebilir, zira Avrupa maçlarında Lemina ile oynamak bir zorunluluk haline geliyor. İki tane oyun kurucu karakterdeki oyuncuyu aynı anda sahada tutmak, özellikle Avrupa arenasında Galatasaray’ın kaldıramayacağı bir yük olabilir.
İlk yarıdaki oyun anlayışıyla Galatasaray’ın Avrupa’da başarı şansı olmadığı net bir şekilde ifade edildi. Rakip defansın, sanki plajda güneşlenir gibi rahat olması, Galatasaray’ın ilk yarıda ne kadar etkisiz kaldığının bir göstergesiydi. Kaleye giden tek şutun dahi Sara’dan gelmesi, takımın hücumdaki üretkenlik sorununu gözler önüne serdi.
Barış Alper Yılmaz Fırtınası: Oyuna Girişi ve Maçın Dönüm Noktası
Maçın ikinci yarısında oyuna giren Barış Alper Yılmaz, adeta bir Cavaliers gibi sahaya girdi ve tüm dengeleri alt üst etti. Rakip defansın dengesini bozarak mücadeleyi ortaya koydu. Hem Galatasaray’ı mücadele anlamında sırtladı hem de takımına pozitif bir enerji getirdi. Barış’ın enerjisi, rakibin çıkmasını engelledi; çünkü ilk yarıda Sane, İlkay, Sara ve Yunus gibi oyuncuların yeterli baskıyı yapmadığı görüldü.
Barış Alper’in oyuna girişiyle ortalık darmadağın oldu, Eyüpspor’un düzeni bozuldu. Galatasaray’ın galip geldiği iki maçta da Barış’ın tek başına sahne alması, onun ne kadar etkili bir oyuncu olduğunu gösteriyor. Direkten dönen topları, kalecinin zorlukla çıkardığı şutları ve Yunus’a yaptığı asist, onun sahada gösterdiği üstün performansın kanıtıydı. Bu tür oyuncular, takıma hak ettikleri katkıyı fazlasıyla sunmalı ve taşın altına elini koymaktan çekinmemelidir.
İsimler mi, Mücadele mi? Yıldız Oyuncuların Performans Değerlendirmesi
Okan Hoca gibi üst üste şampiyonluklar kazanmış başarılı bir teknik direktörün, rakibin sürekli antrenör değiştirdiği bir ortamda istikrarlı olması büyük bir başarıdır. Ancak, “kartvizitler sahada oynamıyor” gerçeği göz ardı edilmemeli. Leroy Sané gibi dünya yıldızı, Bayern Münih ile şampiyonluk yaşamış, Alman milli takımında önemli işler başarmış bir oyuncunun, bize geldiği günden beri kalitesini yeterince gösterememesi düşündürücüdür. Sané’nin sahada çok uzun kalması ve tek doğru hareketinde dahi Yunus’un ona pas atmaması, takım içindeki uyum sorunlarına da işaret edebilir.
Maçtan sonra Barış Alper ve Yunus’un Metin Oktay selamı vermesi, takımın genç dinamiklerinin önemini vurguluyor. Okan Hoca’nın bu genç ve mücadeleci oyuncuların performanslarını değerlendirmesi gerekiyor. Galatasaray yönetimi, mücadele gücü yüksek, genç, çabuk ve kuvvetli bir oyuncu olan Sane için önemli paralar ödemiş olsa da, bu oyuncuların sahada beklentileri karşılayamaması, kulübede oturmalarını gerektirmemeli. Oyunun akışına bakıldığında, Sara’dan önce Sane’nin oyundan alınması daha doğru bir tercih olabilirdi. Girenlerin aç, mücadele eden oyuncular olması, takımın dinamiklerini tamamen değiştirdi.
Eyüpspor’un Savunma Anlayışı ve Kadro Değişiklikleri
Eyüpspor’un maçtaki oyun anlayışı da eleştiri konusu oldu. Montella’nın yardımcılığını yapmış Selçuk Hoca’nın, elindeki kadro bu diyerek tamamen savunmaya yönelik bir oyun sergilemesi, takımın hücum potansiyelini kısıtladı. 8-9 kişiyle Galatasaray’ı karşılamak, adeta otobüsleri defansın önüne çekmek gibiydi. Amaç 0-0 bitirmek ya da Galatasaray hatasını değerlendirmek üzerine kurulmuştu. Özellikle sol taraftaki hızlı kontra atak oyuncularına (siyahi oyuncu ve Draguş) yeterli topu ulaştıramaması, bu stratejinin ne kadar etkisiz olduğunu gösterdi.
Geçen sezona göre Eyüpspor kadrosunun neredeyse 9-10 ismi değişmiş. Bu kadar büyük bir kadro değişikliği, takımın istikrarını olumsuz etkilemiş. Eski kadroyla daha iyi performans sergilemişken, bu sezon Eyüpspor’un çok geriye gittiği düşünülüyor. Yeni oyuncuların adaptasyon süreci ve takımın toparlanması biraz zaman alacak gibi görünüyor. Mevcut kadroda genç ve çabuk oyuncuların olmasına rağmen, önde baskı yapmaya çalışmak yerine tamamen savunmaya çekilmek, Beşiktaş maçındaki daha iyi performansa rağmen, bu maçta farklı bir tablo çizdi.
Galatasaray’ın Genel Durumu ve Önümüzdeki Haftalar
Galatasaray, Eyüpspor karşısında kazanmasına rağmen genel olarak iyi bir performans sergilemedi. Özellikle ilk yarı, pozisyonsuz ve etkisiz bir şekilde “çöpe atılmış” olarak değerlendirildi. 40-45 dakikaları arasında yapılan birkaç şut denemesi dışında kayda değer bir hücum girişimi olmadı.
Önümüzdeki hafta Atromitos ile Şampiyonlar Ligi maçı gibi önemli bir karşılaşmaya çıkacak olan Galatasaray için bu maç, eksik yanlarını görme fırsatı sundu. Şampiyonlar Ligi ve lig kulvarları farklı olsa da, takımın genel eksiklikleri göz ardı edilmemeli. Barış Alper gibi oyuncuların sergilediği performanslar, takımın pozitif yanları olarak öne çıksa da, genel takım bütünlüğündeki sorunlar hala çözüm bekliyor.
Sonuç olarak, Eyüpspor karşısında alınan 2-0’lık galibiyet, Galatasaray için üç puan anlamına gelse de maçın genel performansı soru işaretleri bıraktı. Özellikle Barış Alper Yılmaz’ın oyuna girişiyle gelen dinamizm, mücadele ruhunun ve genç yeteneklerin önemini bir kez daha ortaya koydu. Okan Buruk’un önümüzdeki haftalarda hem Avrupa hem de ligdeki zorlu maratonda kadro tercihlerini bu mücadele gücüne göre yapması bekleniyor.