Fenerbahçe Seçimleri: Ali Koç Devam mı, Tamam mı?

Fenerbahçe Kulübü seçimlerinde ikinci günün sonuna yaklaşırken, heyecan doruktaydı. Oy verme işlemi resmen sona erdi ve gözler sandık sonuçlarına çevrildi. HT Spor Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Selim Kul, seçim sürecine dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

Katılım ve Seçimin Anlamı: “Ali Koç Devam mı, Tamam mı?”

Seçimlerde kullanılan oy sayısı 24.000’i aşsa da, bu rakam geçen yılki 26.000’in altında kaldı. Ahmet Selim Kul, bu durumu Fenerbahçe’nin son yıllardaki başarısızlıklarının bir yansıması olarak yorumladı. Kul’a göre bu seçim, sadece Ali Koç ve Sadettin Saran arasında bir mücadeleden öte, “Ali Koç devam etmeli” diyenlerle “Ali Koç hemen gitmeli” diyenlerin bir hesaplaşmasıydı.

Özellikle Aziz Yıldırım’ın işaret ettiği 11, 12 ve 13. maddelerin reddedilmesi, Ali Koç’a karşı bir tepki olarak ortaya çıktı ve bu durumun oy verme atmosferini doğrudan etkilediği belirtildi.

Seçim Günü Dinamikleri: Sabah Gençler, Öğleden Sonra Tecrübeliler

Sabah saatlerinde genç üyelerin sandıklara yoğun ilgi gösterdiği ve belli bir adayın (gençlerin desteklediği adayın) önde olduğu gözlemlendi. Ancak öğleden sonra saat ikiden itibaren atmosfer değişti. Ahmet Selim Kul, özellikle 40 yaş ve üzeri tecrübeli üyelerin yoğun katılımıyla dengelerin farklı bir yöne kaydığını ifade etti. Aynı aile içinde bile farklı adaylara oy veren üyelerin olması, seçimin ne kadar derin bir ayrışma yaşadığını gösterdi.

Oy Sayım Süreci ve Tahminler

Şu an itibarıyla oylar değil, imza pusulaları Divan Kurulu’nun bulunduğu bölgeye taşınıyor. Sandıklar henüz açılmadı ve sayıma geçilmedi. Divan Kurulu Başkanı Şekip Mosturoğlu’nun anonsuyla birlikte tüm 50 sandık aynı anda açılacak. Kul, sonuçların 7 gibi netleşmesini beklediğini belirtti.

Geçmiş seçimlerin aksine, bu sefer tek bir sandığın sonucunun tüm seçimi yansıtmayabileceği vurgulandı. Soyadına göre yapılan sandık dağılımı nedeniyle, farklı sandıklardan farklı adayların önde çıkabileceği bir tablo bekleniyor. Ahmet Selim Kul, sonucun 13’e 11 civarında, yani iki aday arasında çok yakın bir farkla biteceğini tahmin ediyor. 2.000 oy civarında bir farkın normal olacağını, ancak 3.000’in üzerindeki bir farkın şaşırtıcı olacağını dile getirdi.

Konuşmaların Etkisi ve Kongre Yapısının Değişimi

Ahmet Selim Kul, başkan adaylarının konuşmalarının büyük kitleleri etkilediğini düşünmediğini, zira kongre üyeleri arasında zaten güçlü bir kutuplaşma olduğunu belirtti. İnsanların ya “Ali Koç kalmalı” ya da “Ali Koç gitmeli” şeklinde fanatik bir duruş sergilediğini ifade etti. Konuşmaların ancak kararsız üyeler üzerinde bir etkisi olabileceği düşünüldü.

11, 12, 13. maddelerin reddedilmesi konusuna tekrar değinen Kul, Ali Koç’un bu durumun kendisine değil, Fenerbahçe’ye zarar vereceği yönündeki açıklamasını hatırlattı. Bu maddelerin reddi, Migros kiralaması gibi önemli operasyonları bile etkileyebilecek nitelikteydi ve kongre üyeleri arasında tepkiye yol açtı.

Adayların tavırlarına gelince, Sadettin Saran’ın sakinliğini koruduğu ve tartışmalara girmediği, Ali Koç’un ise kendisine yöneltilen suçlamalar karşısında daha duygusal ve sinirli davrandığı gözlemlendi.

Fenerbahçe Kongresi: Duygusal Bir Hesaplaşma ve Gelecek Kaygısı

Ahmet Selim Kul, Fenerbahçe taraftarının Ali Koç ile bağının koptuğu izlenimini dile getirdi, ancak bir başarı durumunda bu bağın hızla geri dönebileceğini belirtti. Genel atmosferin, Ali Koç’un 7 yıldır şampiyonluk getirememesinin yarattığı öfke etrafında şekillendiğini vurguladı.

Kongrenin genel yapısına dair kritik bir değerlendirme yapan Kul, Fenerbahçe kongresinin aşırı duygusal hareket eden bir yapıya büründüğünü ve tribün gruplarının işin merkezine oturduğunu ifade etti. Konuşmalar sırasında üyelerin, söylenenlerin doğruluğundan ziyade kendi görüşlerine uygun olup olmadığına baktığını, bu durumun kongre yapısına zarar verdiğini söyledi. Kul, Fenerbahçe kongresinin iyiye gitmediğini ve bu seçimin kulübe çok fazla şey katmayacağını, daha çok duygusal tepkilerin bir sonucu olduğunu belirtti.

Sonuç

Fenerbahçe seçimleri, rekor bir katılımla gerçekleşse de, beklentilerin altında kalan oy sayıları ve kulübün yaşadığı başarısızlıkların yarattığı duygusal gerilimle öne çıktı. Ahmet Selim Kul’un analizleri, seçimin sadece bir başkanlık mücadelesi olmaktan ziyade, camia içindeki biriken öfke ve hayal kırıklıklarının bir yansıması olduğunu gösteriyor. Yakın bir sonuçla tamamlanması beklenen bu seçim, Fenerbahçe’nin geleceği için yeni bir dönemin başlangıcı olacak gibi duruyor, ancak kongrenin mevcut yapısına dair endişeler de devam ediyor.