Trabzonspor’un İç Saha Çıkmazı: Bireysel Yetenekler ve Sistem Sorunları

Trabzonspor’un İç Saha Çıkmazı: Bireysel Yetenekler ve Sistem Sorunları

Son haftalarda inişli çıkışlı bir grafik sergileyen Trabzonspor, özellikle iç sahada beklentilerin altında kalmaya devam ediyor. Bu analizde, takımın tek bir oyuncuya bağımlı oyun yapısından, bazı futbolcuların mental ve fiziksel düşüşüne, teknik direktör Fatih Hoca’nın kadro tercihleri üzerine yapılan eleştirilere kadar birçok konuyu ele alacağız. Maçın 90 dakikasını ve ortaya çıkan sorunları derinlemesine inceleyelim.

Tek Kişilik Oyuna Bağımlılık ve Beyhude Çaba

Bir takımın oyununu tek bir oyuncunun üzerine kurarak ondan çözüm beklemek beyhude bir çabadır. Trabzonspor’un bu yaklaşımı, inişli çıkışlı performansının temel nedenlerinden biri olarak gösteriliyor. Özellikle iç sahada sergilenen oyun ile deplasman performansı arasında büyük farklar gözleniyor. Fenerbahçe maçında sayılmayan gole kadar oynanan futbol, sezonun en iyi performanslarından biri olarak değerlendirilirken, iç sahada takımın üzerinde adeta bir “ölü toprağı” olduğu hissediliyor. Mental olarak birçok oyuncu kötü bir görüntü çiziyor.

Takımdaki Ruh Eksikliği ve Orta Saha Problemleri

Sahada sadece Onana, Batagov ve Onachu gibi isimlerin iş yapmaya çalıştığı, diğer oyuncuların ise bu mücadeleye yeterince katkı sağlayamadığı belirtiliyor. Özellikle Zupkov, Olegbe ve Muchi gibi orta saha oyuncularının kötü performans sergilemesi, takımın genel etkinliğini ciddi şekilde düşürüyor. Bu üç ismin kötü olduğu bir maçta takımın bir şeyler üretmesi neredeyse imkansız hale geliyor.

Fiziksel ve Psikolojik Düşüş: Fenerbahçe Maçının Etkisi mi?

Oyuncuların maçın 70. dakikasından sonra büyük bir fiziksel düşüş yaşaması dikkat çekiyor. Bu durum antrenman temposuzluğu olarak yorumlanabileceği gibi, Fenerbahçe maçında yaşanan olayların ardından oyuncuların psikolojik olarak olumsuz etkilenmesi de muhtemel bir neden olarak değerlendiriliyor. Her ne kadar profesyonel olsalar da, o maçın etkisinden kurtulup yeni bir sayfa açmakta zorlandıkları düşünülüyor.

Kadro Tercihleri ve Danilo Sikan Dosyası

Yedek kulübesinden medet umulan oyunculardan biri olan Visça’nın dahi artık tecrübesiyle bile yeterince katkı sağlayamadığı, birçok topun onun üzerinden kaybedildiği ifade ediliyor. En çok merak edilen konulardan biri ise Danilo Sikan’ın neden hala forma şansı bulamadığı. Fatih Hoca’nın bu konuda bir “takıntı” içinde olduğu algısı oluşmuş durumda. Trabzonspor’a gelmeden önce Shakhtar Donetsk’te Şampiyonlar Ligi’nde oynamış, goller ve asistler yapmış, takımında üstün bir performans sergilemiş bir oyuncunun oynatılarak geliştirilebileceği ve hazır hale getirilebileceği vurgulanıyor. Oyuncunun oynatılmaması moralini bozarken, Zupkov’un oyundan çıkarken gösterdiği tepki de bu durumu destekliyor.

Sikan’ın sadece Fatih Hoca tarafından değil, Şenol Güneş ve hatta Abdullah Avcı dönemlerinde de yeterince tercih edilmemesi, oyuncunun kendisinde bir sorun olup olmadığı sorusunu akıllara getiriyor. Ancak Olegbe’nin mevcut performansına bakıldığında, Sikan’ın çok daha verimli oynayabileceği düşüncesi dile getiriliyor. Olegbe’nin topu fazla ezmesi ve adam geçme beceriksizliği ciddi eleştirilere neden oluyor.

Muçi’nin Hayal Kırıklığı Yaratan Performansı

Orta sahadaki forvet-orta saha bağlantı sorununa çözüm olarak transfer edilen Muçi’nin de beklenen katkıyı sağlayamadığı belirtiliyor. “Güzel bir hikaye yazacağım” diyerek gelen Muçi’nin, Beşiktaş’ta yapılan eleştirileri doğrular nitelikte bir performans sergilediği ve istatistiklerinin “kocaman bir sıfır” olduğu ifade ediliyor. Pas, dripling veya şut gibi temel istatistiklerde herhangi bir katkı sağlayamaması, onun için büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor.

Gaziantep FK Maçı Analizi: Rakibin Gücü ve Trabzonspor’un Çözümsüzlüğü

Abdullah Hoca’nın değerlendirmesine göre, rakibin gücü biraz yükselince Trabzonspor’un defoları ortaya çıkıyor. Samsun, Fenerbahçe ve Gaziantep maçları bunun örnekleri. Burak Hoca’nın elinin değdiği, reorganize olmuş Gaziantep takımı karşısında Trabzonspor oyun kurmakta zorlanıyor. Maçın ilk yarısı “çöp” olarak nitelendirilirken, ne bir istek ne de bir arzu olduğu gözlemleniyor. Tribünlerdeki boşluklar da bu ruh halini yansıtıyor. Trabzonspor’un maç başında önde baskı denemesi, Gaziantep’in bunu kolayca çözmesiyle kendi yarı sahasına çekilme stratejisine dönüyor.

Oyun Kurulumu ve Orta Saha Problemi

Onana’yı oyun kurulumunda kullanmak isteyen bir takımın, onun indireceği ikinci topları oynayacak bir profile sahip olması gerektiği, ancak Muchi ve Olegbe’nin bu profile uymadığı belirtiliyor. Gaziantep’in orta sahada birebir adam adama oynaması, Muchi’nin ilk yarı boyunca hiç etkin olamamasına neden oluyor. Olegbe’nin geçen haftadan beri, Ozan’ın ise orta sahaya mı çıkıp ileriye mi destek vereceği ikilemi içinde kalması, organize olmamış bir oyuncu grubu görüntüsü yaratıyor.

Takımın Onachu üzerinden yapılan uzun toplara aşırı bağımlı olması, oyun çeşitliliğinin olmadığını gösteriyor. Muçi’nin topu alıp alan yaratamaması ve kendini ispat edememesi de cabası. Visça’nın oyuna girmesine rağmen yaptığı kritik pas hataları, rakibin skora ulaşma tehlikesi yaratıyor. Olegbe’nin topu alıp ezip geçme yeteneğinden yoksun olması da eleştirilen bir diğer nokta.

Modern futbolda artık topu çok tutmaktan ziyade, yeteneğini kullanarak adam geçmek ve skor üretmek önemli hale geliyor. Fizik her zaman tekniği bozabilir ve oyuncuların kendilerini ispat etmeleri için verilen şansları iyi değerlendirmeleri gerekiyor. Zupkov’un oyundan alınırken gösterdiği tepkiler de takımdaki genel kaos ortamına işaret ediyor.

Kadro Derinliği ve Teknik Direktörün Zorlu Görevi

Trabzonspor’un kadro derinliğinin zayıf olması, Fatih Hoca’nın elinde kullanabileceği enstrümanların kısıtlı olduğunu gösteriyor. Geçen hafta Pina’nın yokluğunda Ozan’ın sahaya sürülmesi bu durumun bir kanıtı. Maçın 1-1 bitmesi normal bir skor olarak değerlendirilirken, Onachu’nun golü kişisel yeteneği ve kalecinin hatasının birleşimiyle geldi. Maçı “çok iyi oynadı, 2-1 kazandı” şeklinde değerlendirecek bir durum olmadığı vurgulanıyor.

Maçın Hakem Kararları ve Genel Değerlendirme

Mücadelede hakem kararları da çok konuşulan konular arasında yer alıyor. İlerleyen dakikalarda bu kararların maç üzerindeki etkisi detaylıca ele alınacak. Trabzonspor’un 1 puan mı kazandığı yoksa 2 puan mı kaybettiği sorusu, maçın gidip gelen yapısıyla hem Trabzonspor hem de Gaziantep için geçerli. Gaziantep’in Onachu’yu Abena ile etkili bir şekilde marke etmesi, rakibin iyi bir oyun planı uyguladığını gösteriyor.

Sonuç

Trabzonspor, bireysel yeteneklere aşırı bağımlı bir oyun yapısından ve orta saha organizasyonundaki eksikliklerden muzdarip görünüyor. Teknik direktör Fatih Hoca’nın kısıtlı kadro imkanlarıyla mücadele etmesine rağmen, özellikle bazı oyuncuların mental ve fiziksel düşüşü ile kadro tercihlerindeki soru işaretleri takımın inişli çıkışlı grafiğinin temel nedenleri arasında yer alıyor. Bu zorlu süreçte takımın bir an önce toparlanması ve istikrarlı bir oyun kimliği kazanması büyük önem taşıyor.