Fenerbahçe’de Değişim Vurgusu: “Sorun Sahada Değil, Yönetim Aklında!”
Fenerbahçe camiası, önemli bir dönemeçten geçerken, kulübün geleceği hakkında kritik açıklamalar yapıldı. 2018’de olduğu gibi bugün de kulübün değişime şiddetle ihtiyaç duyduğu belirtilirken, bu değişimin önünü kesmeye yönelik çabalara ve spekülasyonlara da açıklık getirildi. Sanal bayi konusu başta olmak üzere, adaylık süreci ve kulübün genel durumu üzerine yapılan bu konuşma, camiaya umut ve güven aşılamayı hedefliyor.
Değişim Kaçınılmaz: Spekülasyonlara Karşı Net Duruş
Kulübün 2018’de yaşadığı değişim ihtiyacının, bugün de aynı şekilde devam ettiği vurgulandı. Bu değişimi engellemek adına ortaya atılan “aday olamayacak”, “Fenerbahçe’ye kayyum atanacak” gibi asılsız iddiaların, camianın kafasını karıştırmak için yapıldığı belirtildi. Konuşmacı, bu süreçte gösterdiği hassasiyet için Spor Bakanı Sayın Osman Aşkınbak’a teşekkür ederken, tüm Fenerbahçelilere kendisine güvenmeleri gerektiğini, hiçbir sıkıntı çıkmayacağını ve bu tür söylentilerin kendilerini yanıltmaması gerektiğini yineledi. Ayrıca, seçimi kazanması halinde, bahsi geçen şirketi Fenerbahçe için gözünü bile kırpmadan kapatacağının altını çizdi. Bu camianın sözünü tutan başkanlara alışkın olmadığına değinerek, “Daha yeni başlıyoruz!” mesajını verdi.
Para Tek Başına Çözüm Değil: Borçtan Korkmuyoruz
Seçim stratejisinin sadece para üzerine kurulduğu ve borçlardan korkulduğu yönündeki algıya da değinildi. Konuşmacı, Fenerbahçe camiasının borçtan asla korkmadığını, bugün de korkmadığını belirtti. Asıl önemli olanın verilen parayla nasıl bir gelecek inşa edildiği olduğunu ifade eden konuşmacı, eğer para tek başına çözüm olsaydı, kulübün bugün şampiyonluk hasreti çekmeyeceğini söyledi. Bir kulüp başkanının, paradan çok daha önemli bir mirası olması gerektiğini vurgulayarak, bu mirasın camiayı birleştirmek, kulübü doğru yönetmek ve en önemlisi futbolda şampiyonluk getirmek olduğunu ifade etti. Çünkü bu camianın en büyük hedefi ve beklentisi şampiyonluktur.
Neden Şampiyon Olamadık? Yanlış Yönetim Anlayışı
2018’deki değişimin nedeninin, kulübün 4 yıldır şampiyon olamaması olduğu hatırlatıldı. Van Persie, Nani gibi dünya yıldızlarının kadroda olmasına rağmen şampiyonluğun gelmemesinin, meselenin kadro değil, yönetim olduğunu gösterdiği belirtildi. Şampiyonluk hasretinin altında yatan temel nedenler ise şöyle sıralandı:
- Taraftarı sürekli suçlayarak tribünleri birlikten ve coşkudan uzaklaştırmak.
- 7 yılda 11 hoca değiştirip, 100’ün üzerinde transfer yaparak plansızlık ve son gün transferlerine yönelmek.
- 3 Temmuz’u bahane etmeme sözüne rağmen, her fırsatta camiayı ayrıştırmak için kullanmak.
- 2024’te Trabzon’da kazanılan tarihi zafer sonrası, 2 Nisan’da 20.000’i aşkın kongre üyesinin ortak iradesine aykırı karar vermek.
- Ortak akıl denmesine rağmen, fikir sunan kimseyi dinlemeyip, en ufak eleştiriyi düşmanlık olarak görmek.
- Camiaya hesap verme sözüne rağmen kendi sözünden bile korkmak.
- Şampiyonluğa yürüyen takımı, hocasına ve futbolcusuna “siz olamazsınız” diyerek inançsızlığa sevk etmek.
“7 Yıldır Şampiyon Olamayan Yönetimden Şampiyonluk Beklemek Maceradır”
Yeni bir yola çıkanlara “yeni macera” denmesine karşı çıkan konuşmacı, asıl maceranın 7 yıldır şampiyon olamayan bir yönetimden şampiyonluk beklemek olduğunu ifade etti. Fenerbahçe’ye karşı yapılan operasyonların haftalık bir gündem ya da seçim gündemi olmadığını, yıllardır süregelen sistematik bir anlayışın sonucu olduğunu belirtti. Alanyaspor maçında yaşananların da bunun bir göstergesi olduğunu ve bu tablonun seçimlerden bağımsız olduğunu vurguladı. Olayların akabinde Sayın Başkan Ali Koç ile görüşerek, ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını ilettiğini söyleyerek, kulübün başkanı kim olursa olsun Fenerbahçe’nin ne sahada ne de masada asla yalnız kalmayacağının garantisini verdi.
Yeni Bir Yönetim Anlayışı ve Şampiyonluk Sözü
Taraftarlardan yeniden fedakarlık isteyen bir başkan olmayacağını ve kulübün durumu kötü diye propaganda yapmayacağını belirten konuşmacı, plan ve projelerinin hazır olduğunu dile getirdi. Gayrimenkulden dijitale, gençten yaşlıya kadar tüm camiayı kapsayan çalışmalar yaptıklarını, derslerine çalıştıklarını ve “adama göre görev değil, göreve göre adam” anlayışıyla bu göreve talip olduklarını ifade etti.
Yeni yönetim anlayışının temel taşları şöyle sıralandı:
- Stadyumdaki kombine sayısını 40.000’e çıkarmak ve sabit suç unsuru yoksa kimsenin kombinesini iptal etmemek.
- Sponsorlukları ve gelir kalemlerini yeni projelerle artırmak.
- Altyapıda ve üstyapıda daha iyi bir futbol aklıyla, daha kararlı ve doğru bir iletişimle fark yaratmak.
- Taraftarlar ve kongre üyeleriyle daha şeffaf, adil bir ilişki kurmak.
Amaçlarının yeniden kazanmak, kazanmak için birleşmek, kavga ile değil stratejiyle, dağınık değil omuz omuza hareket etmek olduğunu belirtti. Kulübün günü kurtaran değil, geleceği planlayan bir finansal yapıyla yönetilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Fenerbahçe şampiyon olana kadar tatil, bayram, durmak ve kutlama olmayacağının sözünü verdi. Şampiyonluk kupasını tüm yaşayan başkanlar ve divan başkanlarıyla birlikte kaldırarak, kupayı Kadıköy’ün normali ve alışkanlığı haline getireceklerini ifade etti. En önemlisi, eğer başarılı olamaz ve şampiyon olamazlarsa, 202 kongrede aday olmayacakları sözünü verdi. Ancak, başarılı olmak için yüreklerini koyacaklarını ve gece gündüz çalışacaklarını ekledi.
Geleceğe Verilen En Büyük Söz
Bu seçimin sadece bir maça ya da transfere bakarak karar verilecek bir seçim olmadığını, Fenerbahçe’nin şampiyon olup olmayacağına karar verecek bir seçim olduğunu belirtti. 7 yıldır en iyi hocalar ve transferler gelmesine rağmen şampiyonluğun gelmemesi, sorunun sahada değil, yönetim aklında olduğunu gösteriyor. Bu seçimin, Fenerbahçe’nin geleceğine hep birlikte verilecek en büyük söz olduğunu vurguladı.
Konuşmasının sonunda, bu yoğun süreçte kendisiyle birlikte yürüyen, yalnız bırakmayan tüm çalışma arkadaşlarına, yol arkadaşlarına, imzalarıyla, iyi dilekleriyle, güvenleriyle, sevgiyle, samimiyetle destek olan, moral veren Türkiye’nin her yerindeki tüm taraftarlara, kongre üyelerine, divan üyelerine ve tüm Fenerbahçelilere yürekten teşekkür etti. Sandığın yarın kendisi ya da Ali Bey için değil, Fenerbahçe için kurulduğunu hatırlatarak, herkesi sandığa gidip oyunu kullanmaya davet etti. Sözlerini “Ne sabır ne süre. Söz Fenerbahçe!” diyerek tamamladı.