Beşiktaş Artık Hiçbir Maçın Favorisi Değil! Sergen Yalçın ve Transfer Politikası Eleştirisi

Beşiktaş, Süper Lig’deki kötü gidişatıyla eleştiri oklarının hedefi oldu. Son maçtaki ağır yenilgi sonrası takımın hem oyun hem de sonuç anlamındaki düşüşü, kulübün geleceği hakkında ciddi soru işaretleri doğurdu. Bu yazıda, Beşiktaş’ın mevcut durumunu, teknik direktör Sergen Yalçın’ın performansını ve transfer politikasındaki hataları detaylı bir şekilde ele alacağız.

Beşiktaş’ın Ligdeki Mevcut Durumu: Favori Kimliği Tartışmaya Açık

Kötü Oyun ve Sonuçların Beşiktaş’a Etkisi

Beşiktaş’ın son dönemdeki kötü oyunu ve aldığı olumsuz sonuçlar, kulübün ligdeki favori konumunu kaybetmesine neden oldu. Artık Beşiktaş’ın oynayacağı hiçbir maçın favorisi olmadığını söylemek yanlış olmaz. Bir büyük takım için derbiler dışında hiçbir maçın favorisi olmamak kabul edilebilir bir durum değildir.

Sergen Yalçın Döneminin İlk Üç Maçlık Karnesi

Geçen hafta konuştuğumuzda, Sergen Hoca’nın takıma eli değdiğini, bir rüzgar estirdiğini düşünmüştük. Ancak bu, maalesef bir maçlık bir yanılgıdan ibaretmiş. Sergen Hoca’nın gelişiyle oynanan üç maçta, iki deplasman mücadelesinde 2-0 ve 3-0’lık skorlarla toplam 5 gol yiyen Beşiktaş, rakiplerine 8-10 net gol pozisyonu verdi. Yalnızca taraftar desteğiyle kazanılan Başakşehir maçı bir istisna olarak kaldı.

Antrenörlük ve Saha İçi Müdahale: Sergen Yalçın Neden Başarısız Oldu?

Televizyon Yorumculuğundan Saha Kenarına Geçişin Zorlukları

Sergen Hoca’nın çalışmadığı dönemlerde televizyon programlarında yorumculuk yapması dikkat çekici. Futbolu herkes analiz edebilir, ancak önemli olan icracı makama geldiğinde sahada bunu nasıl uygulayacağını ve oyuncularına nasıl yaptıracağını bilmektir. Göztepe gibi bir takıma karşı nasıl bir strateji izleneceği çok net olmalıydı, aksi takdirde tuzağa düşülür.

Göztepe Maçına Hazırlıksız Yaklaşım

Sergen Yalçın’ın şampiyonluk yaşadığı sezonki başarısının ardından gelen düşüş, hazırlık eksikliğini gözler önüne seriyor. Hayatta başarı için hazırlanmıyorsanız, başarısızlık için hazırlanıyorsunuz demektir. Göztepe’nin duran top ve taç atışlarından gol bulma özelliğinin bilindiği halde, Beşiktaş’ın bu konuda hiçbir hazırlığının olmaması düşündürücüdür. Takım, Göztepe’ye karşı set hücumunu nasıl yapacağını, hızlı geçişleri nasıl önleyeceğini bilmiyordu.

Göztepe Analizi: Rakipler Beşiktaş’ı Nasıl Tuzağa Düşürüyor?

Göztepe’nin Oyun Felsefesi ve Formasyonu

Göztepe, 3-4-1-2 formasyonuyla oynayan, atletik ve dinamik bir takımdır. Topu pek talep etmezler; hatta ligimizde en az topa sahip olan takımlardan biridirler. %70’e 30 gibi topa sahip olma oranlarıyla oynayan bir takıma karşı doğru strateji belirlenmelidir.

Topa Sahip Olma ve Hızlı Geçiş Stratejileri

Göztepe, uzun toplarla çıkarak ikinci topları kazanmaya odaklanır ve atakları sonuçlandıramadığında hızlı geçişlerle etkili olur. Riski sevmeyen, geriden pasla çıkmayan bir yapıya sahipler. Bugün Göztepe’nin oyuncu kalitesi daha yüksek olsaydı, maç 6-7’ye kadar gidebilirdi. Genç ve dinamik bir takım olmalarına rağmen, Beşiktaş bu tuzağa çekilerek yanlış bir oyun stratejisi uyguladı.

Duran Top ve Taç Atışlarının Önemi

Rakip sahada pas, isabetli pas gibi istatistikler bu maçta anlamsız kaldı; çünkü Göztepe doğrudan kaleye gitmeyi tercih eden bir takımdı. Ayrıca Göztepe’nin duran top ve taç atışlarından gol bulma özelliği sıkça görülmektedir.

Beşiktaş’ın Yanlış Oyuncu Tercihleri ve Kadro Mühendisliği Hataları

Orta Saha Problemi: Necip ve Demir Ege Yetersiz mi?

Bugün 3-0 kazanan Stoylov gibi teknik adamlar varken, Sergen Yalçın’ın Beşiktaş’ının hiçbir hazırlığının olmaması kabul edilemez. Necip Uysal’ı çok severim, iyi bir Beşiktaşlıdır; ancak Sergen Yalçın’ın Necip ve Demir Ege gibi oyuncularla orta sahayı kurması büyük bir hatadır. Göztepe’nin atletik ve temaslı orta sahasına karşı bu ikilinin başa çıkması mümkün değildir. Geçen sezon ligde en fazla sahipsiz top kazanan Deniz gibi bir oyuncu varken, bu tercihlerin yanlışlığı ortadadır.

Hücumdaki Destek Eksikliği: Rafa Silva’ya Kim Top Açacak?

Rafa Silva neden oyundan alındı? Ona kim topu taşıyacak? Abraham’ın arkasına bağlantı yapacak bir oyuncu yok. Rafa kötü oynuyorsa, onu kimin oynatacağı sorusu akla geliyor. Beşiktaş’ın mevcut takım yapısı bu tür oyunculara uygun değil.

Gökhan Sazdağ Deneyi: Sağ Bek Pozisyonundaki Savunma Zafiyetleri

Gökhan Sazdağ’ın Kayseri’de başarılı olması farklı, Beşiktaş’ta oynaması farklıdır. Kendisi bir sağ ön oyuncusu olup sağ bek değildir. Savunması ve kademe anlayışı zayıftır. Çağdaş Atan’ın Kayseri’de oyuncu bulamadığı için onu sağ bekte oynattığı biliniyor. Fenerbahçe’ye karşı yenen üç golün üçü de Gökhan Sazdağ’ın görev yaptığı bölgeden gelmiştir.

Eleştirilen Transfer Politikası ve Kulüp Yönetimi

Başkanın Transfer Açıklamaları ve Şeffaflık Sorunu

Beşiktaş’ın transfer politikası da ciddi eleştiriler alıyor. Başkanın her futbolcuyu ‘aldık, ettik’ diyerek basına açıklaması yersizdir. Kime açıklama yapıyorsunuz? ‘Onu 6 milyon euroya aldık’ deniyor ama Almanya’dan kimse o parayı vermez.

Transfer Edilen Oyuncuların Takıma Katkısı: Birbirini Tamamlamayan Yapı

Transfer edilen oyuncular birbirini tamamlamıyor; bir takım kurulamadı. Galatasaray ve Fenerbahçe’nin ilk 11’ine Rafa Silva dışında Beşiktaş’tan ikinci bir oyuncuyu söylemek mümkün değil. Cherni de bu seviyede bir oyuncu olarak görülemez. Rafa Silva dışında, büyük takımda oynayabilecek kalitede bir oyuncu bulunmamaktadır.

Beşiktaş’ın Geleceği ve Taraftarın Sitemi

Ligdeki Renk Kimliğinin Kayboluşu

Beşiktaş’ın eylül ayında havlu atacağını daha önce defalarca söyledik ve ne yazık ki haklı çıktık. Taraftarlara yazık; 5 yıldır tribünleri doldurmalarına rağmen takım her kasım, ekim, eylül aylarında şampiyonluk yarışından kopuyor. Beşiktaş bu ligin rengidir ve sonuna kadar şampiyonluk yarışında olmalıdır.

Sergen Yalçın’a Çağrı: “Fransız Gibi Durma, Çalış!”

Sergen Yalçın, Kayseri maçıyla birlikte daha fazla mesai harcamalı, kenarda ‘Fransız gibi’ durmamalıdır. Eğer takıma güvenmiyorsa da görevi kabul etmemelidir. Bir antrenör, boşta kaldığı zamanı televizyon programlarında değil, kendini geliştirmeye adamalıdır. Tuchel, Klopp, Conte ve Ferguson gibi dünya çapındaki teknik adamlar, kulüpsüz kaldıkları dönemlerde televizyon yorumculuğu yapmayıp kendilerini geliştirmişlerdir. Sergen Yalçın’ın bu aralarda Avrupa’ya gidip kaç maç izlediği, kaç antrenman takip ettiği sorgulanmalıdır. Çalışmadan, kendini geliştirmeden başarı gelmez. Türkiye’deki antrenörlerin bu profil sergilemesi, Süper Lig’de yabancı teknik adamların artmasına zemin hazırlamaktadır.

Necip Uysal Gerçeği: İstikrar mı, Transfer Başarısızlığı mı?

Necip Uysal, 18. sezonunda A takımda yer alıyor ve 17 farklı teknik direktörle çalışmış; hepsi de onu oynatmıştır. Necip, iyi niyetli bir görev adamıdır, ancak bunca transfer ve harcamadan sonra hala ilk 11’de başlaması, transfer politikasında ciddi bir sorun olduğunun göstergesidir.

Sonuç

Beşiktaş, hem saha içindeki kötü performansıyla hem de transfer politikasındaki yanlışlarıyla derin bir krizin içinde. Sergen Yalçın’ın icracı makamdaki yetersizliği, rakipleri doğru analiz edememesi ve oyuncu tercihleri eleştirilerin ana odağı. Kulübün bu durumdan çıkabilmesi için kapsamlı bir özeleştiri yapması, transfer stratejisini gözden geçirmesi ve teknik ekibin daha hazırlıklı olması gerekmektedir. Aksi takdirde, Beşiktaş’ın ligdeki “favori” kimliğini yeniden kazanması zor olacak ve taraftarların beklentileri her geçen gün daha da hayal kırıklığına uğrayacaktır.