Fenerbahçe’den TFF’ye Ziyaret: Ali Koç’tan Hakem Yönetimine Sert Eleştiriler

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve yönetim kurulu, Alanyaspor maçındaki tartışmalı hakem kararlarının ardından Türkiye Futbol Federasyonu’nu (TFF) ziyaret etti. Uzun süren toplantının ardından Başkan Koç, kapsamlı bir basın açıklaması yaparak sadece dünkü maçı değil, Türk futbolundaki genel hakemlik sistemindeki sorunları, usulsüzlükleri ve manipülasyon iddialarını dile getirdi. Bu ziyaret, Türk futbolundaki mevcut hakem yapılanmasına yönelik ciddi endişelerin yüksek sesle ifade edildiği bir dönüm noktası oldu.

Alanyaspor Maçı ve Tartışmalı Kararlar

Fenerbahçe’nin TFF Ziyaretinin Arka Planı

Dün akşam oynanan Alanyaspor karşılaşması, Fenerbahçe için ertelenen ilk hafta maçıydı ve 90+ dakikalara kadar 2-1 önde götürdüğü mücadelede, Alanyaspor’un bulduğu golle sahadan beraberlikle ayrıldı. Bu karşılaşmadaki özellikle 90+ dakikalarda yaşanan iki penaltı pozisyonu, maçın ardından büyük tartışmalara yol açtı.

Maç Sonrası Tepkiler ve Açıklamalar

Maçın hemen ardından açıklamalarda bulunan Sayın Ali Koç, Türkiye Futbol Federasyonu’na gideceklerini ve Merkez Hakem Kurulu (MHK) ile ilgili sıkıntılarını dile getireceklerini belirtmişti. Bu açıklamaların neticesinde, Fenerbahçe Yönetim Kurulu bugün saat 16:00’da TFF binasını ziyaret etti ve uzun süren bir toplantı gerçekleştirdi.

Operasyon İddiası ve Hakem Atamalarındaki Şaibeler

“Seçim Öncesi Net Bir Operasyon”

Ali Koç, federasyona sadece bir maç skoruna göre gelip ortalık karıştıran bir kulüp olmadıklarını vurgulayarak, dünkü maçtan sonra gelmelerinin sebebinin “bize karşı yapılmış net bir operasyon” olduğunu belirtti. Koç, bunun seçim öncesi yapılmış net bir operasyon olduğunu ve birazdan nedenini açıklayacağını ifade etti.

Manuel Atama Sistemi ve Şüpheli Hakem Seçimleri

Başkan Koç, hakem atamalarının manuel yapıldığını, geçmişte Fenerbahçe camiasına derin sıkıntılar yaşatmış ve hiç arzu edilmeyen bir saha hakeminin, bununla beraber bir süre önce soyadını değiştirmiş ve fanatikçe tuttuğu takım malum olan bir VAR hakeminin Fenerbahçe maçına yollanmasının, kendilerine göre bir seçim öncesi operasyon olduğunu dile getirdi. Bu konuları federasyon başkanına ve yönetim kurulu üyelerine aktardığını, bazılarına katılıp bazılarına katılmadıklarını, bazılarını ise değerlendireceklerini söylediklerini ekledi.

MHK ve TFF’nin Sorumluluğu

Seçimlere dört gün kala, bu iki hakemin atanmasının ne kadar sakınca yaratabileceğini, hassas bir konu olabileceğini en iyi Merkez Hakem Kurulu Başkanı ve kurulunun bildiğini aktaran Koç, polemiğe, sıkıntıya ve hakem performansına göre büyük tartışmalara yol açabilecek bir seçimin yapılmasına talimat verilse dahi engel olmaları gerektiğini, ancak bunu bilerek ve isteyerek yaptıklarını savundu. Ali Koç, hayatta olduğu müddetçe bunun hesabını sormanın boynunun borcu olduğunu vurguladı.

MHK ve VAR Koordinatör Yardımcılığı’ndaki Sorunlu İsimler

MHK Başkanının Kariyer Sorgulaması

Ali Koç, Türk futbolunun yönetimi noktasında TFF’nin iflas etmemesi gerektiğini belirterek, mevcut başkanın başarısının Türk futbolunun başarısı olduğunu ve değişim niyetini gördüğünü söyledi. Ancak niyetin yeterli olmadığını, yola çıkılan ekibin güvenli olması gerektiğini ve elindeki bilgilerle bunun ne kadar güvenli olmadığını aktardığını dile getirdi. Koç, MHK başkanının hayatı boyunca sadece 6 Süper Lig maçı yönetmiş bir isim olduğunu belirtti.

VAR Koordinatör Yardımcısı Yaşar Kemaloğlu Hakkındaki İddialar

VAR Koordinatör yardımcısının (Yaşar Kemaloğlu) hakemlik kariyerindeki performansının “soru işareti” olduğunu belirten Ali Koç, bu kişiyle ilgili çarpıcı iddialarda bulundu:

• Dil Yetersizliği ve Sınav Usulsüzlükleri: Kendisinin dil bilmemesine rağmen, FIFA kokartlı hakem olabilmek için FIFA Online dil sınavlarını bir kişiden yardım alarak geçtiği.
• Fiziki Yetersizlikler ve Klasman Düşüşünden Kaçınma: Koşu sınavlarını geçemediği için 2023-2024 sezonunda rapor aldığı ve 2024-2025 sezonunda tekrar geri getirildiği. İki kere koşu testini geçemediği için hakemlikte klasman düşmesi gerekirken, bu işlem yapılmadan aceleci davranarak dilekçe verip VAR hakemliği istediği ve geçen seneyi VAR hakemi olarak geçirdiği.
• Etik Dışı Davranışlar ve Terfi: Bir kumarhanede görüldüğü için kendisinden savunma istenmesine rağmen savunma vermeden hakemliği emekliye ayrıldığı ve bir şekilde kendisine VAR direktör yardımcılığı verildiği.

Koç, bu kişinin hakemlik performansının son derece vasat olduğunu, dil testini birinin yardımıyla geçip dil konuşamayan ve koşu testlerini geçemeyen bir insanın şu an en önemli noktada olduğunu, bunun yüz milyonlarca avroluk yatırımların yapıldığı Türk futbolunda kabul edilemez olduğunu belirtti.

Sistemsel Yolsuzluk ve Manipülasyon İddiaları

Ali Koç, TFF içindeki sistemsel sorunlara dikkat çekerek şu iddiaları sıraladı:

• Belgede Sahtecilik ve Sınav Sorularının Manipülasyonu: Kurum içinde belgelerde sahtecilik yapılması, sınav sorularının manipüle edilmesi ve istenmeyen hakemlerin bu yollarla görevden uzaklaştırılması. Bu zihniyetin Türkiye’de geçmişte de benzer örneklerinin yaşandığını söyledi.
• Hakemlere Yönelik Baskı ve Mobbing: Mevcut MHK başkanının, internet bazlı görüntülü telefon görüşmeleri vasıtasıyla hakemleri arayıp, “şu başkanla görüştün, bu başkanla görüştün, maçta sıkıntı olmasın” gibi manipülatif söylemler içinde olduğunu, basına çıkarlarsa kendilerinden bileceğini ve “bütün HTS kayıtları elimizde, devlete yakınım her adınızı biliyorum” diyerek baskı yaptığını aktardı.
• Derneklerin Etkisi ve Üye Olmaya Zorlama: Geçen dönem MHK’dan ayrılan Ahmet Şahin ve Yunus Yıldırım gibi isimlerin hala sistemde büyük bir rolü ve ağırlığı olduğunu söyledi. TFF Faal Hakemler ve Gözlemciler Derneği’nin (TFFHGD) etkinliklerine sponsor olan, hakem atamalarında rol alan, basında algı yaratmak için akçeli ilişkilere giren ve Kıbrıs/Makedonya ziyaretleri yapan bu dernek başkanının (Ferdi Karadoruk) hakemleri manipüle ettiğini, yönlendirdiğini ve baskı kurduğunu dile getirdi. Derneğe üye olmak istemeyen hakemlerin maç atamalarında ve terfilerinde sıkıntılar yaşadığını, 50.000 TL aidat ödeme zorunluluğu gibi durumların olduğunu belirtti. Süper Lig’e terfi eden 9 hakemin de Ahmet Şahin’e yakın isimler olduğunu ekledi.
• Hakem Atamalarında Değişim ve Dış Müdahale Şüpheleri: Maç atama sisteminin kesinlikle dijital olmadığını, tamamen manuel olduğunu ve bu kandırmacanın bitmesi gerektiğini federasyon başkanına ilettiklerini söyledi. Salı günü belirlenen hakem isimlerinin Çarşamba akşamı tebliğ edilmeden önce sık sık değiştirildiğini ve bunun dışarıdan bir müdahale izlenimi bıraktığını vurguladı.

Eğitimlerdeki Gizlilik ve Koltuk Endişesi

Koç, hakem eğitimlerinde kullanılan görüntülerin Süper Lig’den ziyade 1. Lig veya yurt dışından seçilmesini eleştirdi. Bunun, “kulüpler üstümüze gelmesin” düşüncesiyle yapıldığını, oysa kendine güvenen, özgüveni yüksek bir kurulun bundan korkmayacağını belirtti. Geçen sene basit faullerle ilgili bir eğitimde Halil Umut Meler’in yönettiği bir Süper Lig maçından, iki futbolcunun kolay faul aldığı 3-4 pozisyonun sunuma konduğunu, ancak eğitim öncesi MHK başkanının bu videoyu inceleyip, “Bana bu kulübü saldırtacak mısınız?” diyerek koltuğunu sağlam tutmak için bu pozisyonları çıkarttırdığını anlattı.

Fenerbahçe Seçimleri Üzerine Konuşmalar ve “Taktik Subay” Lakabı

Haziran ayından beri federasyonun başındaki kişiler ve ağır toplarının, Fenerbahçe seçimi üzerine kendi aralarında “Ali Koç giderse ne olur? Aziz Yıldırım gelirse ne olur? Kim üzerinden ona ulaşırız? Daha rahat ederiz?” gibi muhabbetler ettiğini, bunların net tespitli ve şahitli konuşmalar olduğunu söyledi. Ayrıca hakem işleri koordinatörünün şu an faal bir hakem olmasının UEFA ve FIFA’ya göre etik olmadığını, mevzuata uygun olmadığını dile getirdi. Hakemlerin maaşlarından, gözlemci raporlarından atamalara kadar her şeye vakıf bir kişinin faal hakem olmasının geleceğin hakemlik müessesesini şekillendirebileceği konusunda endişelerini aktardı.

Ali Koç, hakemler arasında federasyon MHK başkanının lakabının “Taktik Subay” olduğunu, bunun sebebinin ise başkanımızı ve ilgili yönetim kurulu üyelerini çarpıtılmış bilgilerle çok çabuk ikna edebilmesinden kaynaklandığını belirtti.

Ali Koç’tan Kapsamlı Çağrı ve Talepler

Devlet Yetkililerine Yönelik Çağrı

Koç, paylaştığı bilgilerin sadece küçük bir kısmı olduğunu vurgulayarak, Sayın Cumhurbaşkanı’na, Adalet Bakanı’na ve Spor Bakanı’na çağrı yaptı. En çok da hakları yenen, idealist ama sistemde biat etmedikleri ve manipülasyonlara direndikleri için önleri kapatılan, mobbinge uğrayan hakemlere seslendi.

Türk Futbolunun Toplumsal Etkisi ve Huzursuzluk Endişesi

Futbolun toplumsal olarak çok büyük bir etki alanı olduğunu, bir belediye başkanının açıklaması yüzünden iki camianın birbirine düştüğünü örnek vererek, hakemlik müessesesinin bu yönetim şeklinden dolayı toplumsal huzursuzluğun bu sezonda daha da derinleşerek devam edeceğinden korktuğunu dile getirdi. Ligin henüz 5. haftasında bu sorunların yaşanmasının ciddi bir gösterge olduğunu belirtti.

Dört Büyük Kulübün Ortak Talebi

Geçen sezonun sonlarından itibaren Fenerbahçe’nin de içinde bulunduğu neredeyse tüm büyük takımların, bu müessesede bir değişikliğe gidilmesi gerektiğini telaffuz ettiğini söyleyen Ali Koç, federasyon başkanına da kendi kuyusunun kazılıyor olabileceğini, madalyonun iki yüzüne de bakması gerektiğini, kendilerine söylenen her şeye tam itibar etmemesini ve verilen bilgileri derinlemesine incelemesini söyledi. “Bu gidişat gidişat değildir. Bir yapıyı temizlemeye çalışırken başka bir yapı kurulmak üzeredir” dedi.

Geleceğe Yönelik Adımlar ve Çözüm Önerileri

Tek Maçlık Bir Tepki Değil, Sistemik Bir Sorun

Ali Koç, TFF’ye tek bir maç için gelmediğini, hakemlik müessesesinin çok daha kötü bir noktaya gittiğini anlatmak için burada olduğunu belirtti. Genç hakemlere şans verilmesi gerektiğini düşündüklerini ancak bunun liyakatle mi, sınavların hakkıyla mı yapıldığı, koşu sınavlarındaki usulsüzlükler, derneklerin etkisi ve Ahmet Şahin gibi isimlerin aktifliği gibi geniş bir fotoğrafı sorguladıklarını ifade etti. Fenerbahçe camiasının binlerce davanın açıldığı, kötü performanstan dolayı hukuku ekmek parası haline getiren bir sistemi ortaya çıkardığını hatırlattı.

Mevcut MHK Başkanıyla Sorunların Çözümsüzlüğü

Mevcut MHK başkanıyla sorunların çözülemeyeceğini net bir şekilde ifade eden Koç, uzun vadeli çözümün sadece yabancı VAR veya yabancı hakem değil, doğru ve dürüst bir MHK ile liyakat sistemine göre yetişmiş hakemlerle mümkün olacağını vurguladı. Hatta, UEFA’ya hakem yollamayıp kendi bahçemizi düzeltmemiz gerektiğini, İngiltere’nin huliganlık olayları sonrası yaptığı gibi, ülkemizi en iyi şekilde temsil edecek kapasiteye gelene kadar hakem göndermememiz gerektiğini savundu.

Yabancı Hakem Tartışması ve Kalite Sorunu

Yabancı hakem gelmesinin kolay olmadığını, hem maliyetli hem de yeterince kaliteli hakem bulmanın zor olduğunu belirten Koç, ancak TFF’nin bu sezon üst düzey maçlarda yabancı VAR konusunu ciddi ciddi düşünmesi gerektiğini söyledi. Eğer yabancı hakem uygulaması olacaksa, bunun “şu maç önemli, bu maç önemsiz” yaklaşımıyla değil, hakkaniyet çerçevesinde her maç için uygulanması gerektiğini, ancak bunun da pratik zorlukları olduğunu ifade etti.

Hukuk Süreçleri ve Adalet Vurgusu

Fenerbahçe’nin iddialarının derinlemesine incelenmesi gerektiğini ve bazı konuların yargı marifetiyle çözüleceğine inandığını belirten Ali Koç, maçlardan sonra hakemlerin değil, futbolun konuşulduğu bir Türk futbolu istediklerini yineledi. “Kaleciniz topu elinden kaçırmasaydı” veya “fişi daha erken çekseydiniz” gibi argümanları şiddetle reddetti. Fatura yine federasyon yönetimine kesilmeden, bu sorunlara devletin ilgili birimlerinin el atması gerektiğini vurguladı. “Bugünkü sakinliğimize aldanmayın, içimizde fırtınalar kopuyor ve seçimden birkaç gün önce bu iki hakemi yollayanlardan hesabını soracağız” diyerek kararlılıklarını bir kez daha dile getirdi.

Sonuç

Ali Koç’un TFF ziyareti sonrası yaptığı açıklamalar, Türk futbolundaki hakemlik müessesesinin derinlemesine sorunlar yaşadığını ve bu durumun toplumsal huzursuzluğa yol açtığını gözler önüne serdi. Fenerbahçe yönetimi, sadece kendi kulüplerinin değil, tüm Türk futbolunun adaletli bir sisteme kavuşması için bu konuyu “namus davası” olarak gördüğünü belirtti. Yapılan çağrılar ve ortaya konan iddialar, TFF ve ilgili devlet kurumlarının bu ciddi iddiaları titizlikle incelemesi ve şeffaf adımlar atması gerektiğini vurguluyor. Türk futbolunun geleceği, adil, liyakatli ve manipülasyondan uzak bir hakemlik yapısının kurulmasına bağlıdır.