EuroBasket 2025 Finali: Kalbimiz Kırık Ama Gururluyuz!

EuroBasket 2025 finali sona erdiğinde, milli takımımız Almanya karşısında son ana kadar büyük bir mücadele verdi. Maçı mağlup bitirsek de, Avrupa ikinciliği elde eden 12 Dev Adam, tüm ülkeye büyük bir gurur yaşattı. Bu yazı, maçın kritik anlarını ve turnuva boyunca sergilenen olağanüstü performansı detaylıca ele alıyor.

Yürek Burkan Final ve İbrahim Kutluay’dan Duygusal Mesajlar

Maç sonrası programda İbrahim Kutluay, duygularını dile getirirken sesinin titrediğini belirtti. “Konuşmak çok zor ama şimdi çok gururluyuz,” diyerek söze başlayan Kutluay, oyuncuları tek tek gözlerinden öptüğünü ifade etti. Milli takımımızın sergilediği basketbol, tavırlar, takım ruhu ve en zor zamanlarda bile bir arada kalma becerileri takdire şayandı. Maçın son saniyelerine kadar mücadele edildiğini vurgulayan Kutluay, şampiyonluğu hak ettiklerine inandığını ancak maçın son 1.5 dakikasında 76-71 öndeyken ellerinden kayıp gittiğini söyledi. Özellikle Almanya’dan Schroder’in tecrübesi ve kritik şutları ile Alperen’in kolay bir basketi kaçırmasının üzüntüsünü dile getirdi. Yine de takımın yaşattığı gurur nedeniyle karalar bağlanmaması gerektiğini belirtti. Cedi Osman’ın 40 dakika sahada kalarak müthiş bir performans sergilemesi ve Larkin’in muazzam oyunu övgüyle anıldı. Alperen’in maç başında yaptığı gereksiz fauller ise kritik anlarda oyununu etkiledi.

Hücumda Yaşanan Sıkıntılar ve Takım Katkıları

Kaan Kural, milli takımın performansı için gururlu ve mutlu olduğunu, ancak maçın özelinde çok üzgün olduklarını ifade etti. Kural, ilk defa hücumun kendilerini yarı yolda bıraktığını belirtti. 76-71 öne geçtikten sonra son 6.5 dakikada sadece 7 sayı atabildiklerini vurguladı. Bunun nedenleri arasında ana oyuncular dışında diğer oyunculardan (Kenan, Ercan, Furkan) yeterli destek alınamaması gösterildi. Maçın sertliği nedeniyle Adem’in oyuna katkısının Larkin’in beslemesiyle sınırlı kalması da dikkat çekti.

Almanya’nın Dış Şut Başarısı ve Savunma Analizi

Almanya’nın %58’lik üçlük isabet yüzdesiyle oynaması, özellikle Isaac Bonga ve Daniel Thies gibi oyuncuların kritik anlarda attığı şutlar maçın seyrini değiştirdi. Alman takımının bu kadar yüksek isabetle dış şut kullanması, Türkiye’nin savunma stratejisinin bir riskiydi ancak beklenen üzerinde bir başarı gösterdiler. Türkiye, Almanya gibi 100 sayı ortalamalı bir takımı 88 sayıda tutmasına rağmen, maçı hücumda kaybettiklerini belirttiler. Özellikle Alperen’in faul problemi nedeniyle hücumda daha az etkili olması ve diğer dış oyuncuların yeterli katkı sağlayamaması vurgulandı.

Alperen Şengün’ün Faul Problemleri ve Etkisi

Alperen Şengün’ün henüz 23 yaşında olmasına rağmen gösterdiği mücadele takdir toplarken, ilk çeyrekte yaptığı gereksiz fauller oyununu ciddi şekilde etkiledi. İlk faulün yarı sahada yaptığı baskıyla gelmesi, sonraki faullerinin değerini artırdı ve hücum faulüyle gelen şanssız üçüncü faul, Alperen’in kenara gelmesine neden oldu. Alperen’in faul problemi nedeniyle oyun içinde kendini sakınması, normalde kolaylıkla sayıya çevireceği pozisyonlarda bile tereddüt etmesine yol açtı. Bu durum, takımın hücum düzenini de olumsuz etkiledi, zira Alperen’in içeriden dışarıya oyun kurma yeteneği sınırlı kaldı.

Takımın Yükselişi ve Gelecek Vizyonu

Milli takımımızın turnuva boyunca gösterdiği mücadele ruhu ve geri adım atmayan tavrı büyük takdir topladı. Özellikle Yunanistan maçındaki dominant galibiyetleri bu takımın potansiyelini gösterdi. Avrupa ikinciliği, 2001’deki başarının bir tekrarı olarak kabul edildi ve tüm oyuncular, teknik ekip Ergin Ataman liderliğinde, büyük bir gurur tablosu oluşturdu. Bu jenerasyonun Türk basketbolunu tekrar ayağa kaldırdığı vurgulandı.

Genç Kadro ve Uzun Vadeli Hedefler

Takımın genç çekirdeği (Alperen, Adem, Şehmuz, Onur Alp, Ercan, Cedi, Furkan) göz önüne alındığında, gelecek turnuvalar için büyük umutlar besleniyor. Larkin hariç ana rotasyonumuzdaki oyuncuların çoğunun kariyerlerinin başlarında olması, uzun vadeli başarılar için zemin hazırlıyor. Takımın olgunlaşması, birlikte kalma duygusu ve başarıyı sahiplenme yeteneği, gelecekte Dünya Kupası ve Olimpiyatlar gibi büyük sahnelere ulaşma potansiyelini artırıyor. Hedef, sadece bir turnuva başarısı değil, istikrarlı bir şekilde madalya turunda yer almak ve Türk basketbolunu sürekli zirvede tutmak olmalı.

Koç ve Oyuncu Gözünden Maçın Özeti

Ergin Ataman’ın Açıklamaları: “Riga’da geçirdiğimiz 3 haftalık EuroBasket boyunca basın toplantılarında hep çok konuştum. Şu an söylenecek bir kelime yok. Çünkü neredeyse tamamını kontrol ettiğimiz, maçın bizim elimizde olduğu bir maçı kaybettiğimiz için çok üzgünüz. Almanya’yı EuroBasket şampiyonluğu için tebrik ediyorum.”

Cedi Osman’ın Açıklamaları: Almanya’yı tebrik ederek başladığı konuşmasında, başa baş giden bir maçta son iki dakikada kaybettikleri için üzgün olduklarını belirtti. Ancak turnuvanın genel toplamına baktığında teknik ekiple ve takım arkadaşlarıyla gurur duyduğunu, büyük bir keyifle mücadele ettiklerini ifade etti. Maç sonu sosyal medya paylaşımında ise “Ülkemize kupayı getirmek istiyorduk ama olmadı. Bu takımla gurur duyuyorum. Bizleri ekran başında, burada tribünlerde destekleyen tüm taraftarlarımıza teşekkür ediyorum. Biz buradan daha da güçlü döneriz çünkü 12 dev adamız!” sözleriyle gelecek adına umut verdi.

Kenan Sipahi’nin Açıklamaları: Takımın bir parçası olmaktan gurur duyduğunu belirten Sipahi, sonlarda tecrübeli bir takıma karşı oynadıklarını ve şansın Almanya’dan yana olduğunu düşündüğünü söyledi. Kazanmak için her şeyi yaptıklarını ancak başaramadıklarını dile getirdi ve inşallah bir dahakine kupayı almayı istediklerini ekledi.

İstatistiklerin Dili: İkinci Şanslar ve Top Kayıpları

Maçın istatistiklerine bakıldığında, Almanya’nın 8 hücum ribaundu alarak 14 ikinci şans sayısı bulması (Türkiye’nin 7’ye karşı), önemli bir fark yarattı. Ancak Türkiye’nin de Almanya’nın 15 top kaybından 24 sayı üretmesi, savunma performansımızın ne kadar etkili olduğunu gösterdi. Türkiye’nin turnuva boyunca düşük top kaybı ortalaması, bu maçta da sürdürüldü (9 top kaybı). Bu, takımın topa verdiği önemi ve hücumdaki disiplini gösteriyor.

Gelecek ve Beklentiler

Bu turnuva, milli takımımız için bir dönüm noktası oldu. Avrupa ikinciliği, beklentilerin çok ötesinde bir başarıydı ve gelecek için çıtayı oldukça yükseğe taşıdı. Takımın genç kadrosu, önümüzdeki Dünya Kupası ve Olimpiyatlar gibi büyük turnuvalarda da iddialı olmayı hedefliyor. Özellikle Alperen Şengün’ün ve Adem Bona gibi genç yeteneklerin NBA ve EuroLeague’de daha fazla süre ve sorumluluk alması, milli takımın gücünü daha da artıracaktır. Almanya’nın son topa kadar mücadele ederek Dünya Şampiyonu olması örneği, milli takımımıza ilham kaynağı olmalı. Sabır, istikrarlı çalışma ve birlik beraberlik ruhu korunduğu sürece, Türkiye’nin basketbolda daha büyük başarılara imza atması kaçınılmaz görünüyor.

Sonuç

EuroBasket 2025 finalinde Almanya’ya karşı alınan mağlubiyet kalplerimizi kırsa da, 12 Dev Adam’ın sergilediği mücadele, takım ruhu ve ulaşılan Avrupa ikinciliği tüm ülkeye büyük bir gurur yaşattı. Bu genç ve dinamik kadro, Türk basketbolunun geleceği için umut veriyor. Maçın kritik anlarındaki hatalar tecrübe hanesine yazılırken, takımın genel performansı ve birlikteliği, sonraki turnuvalar için güçlü bir temel oluşturuyor. Bu başarıyı bir başlangıç olarak kabul edip, daha büyük hedeflere odaklanmak, milli takımımızın potansiyelini zirveye taşıyacaktır.